GPS e Rakip Galileo Projesi
GPS e Rakip Galileo Projesi
Avrupa Birliği tarafından tasarlanan ve geliştirilen yeni küresel konumlandırma sistemi Galileo Projesi, rakibi olan diğer uydu tabanlı navigasyon sistemi GPS’i kendi yolunda yalnız bırakmamakla kalmıyor, bir çok özelliğiyle onu geride bırakıyor.
Galileo Projesi ABD ordusunun denetimi altındaki GPS’e (Küresel Konumlandırma Sistemi) ve Rus GLONASS’a (Küresel Konumlandırma Uydu Sistemi) alternatif olarak tasarlanmış bir projedir. Proje dahilinde toplam 30 adet uydunun dünya yörüngesine oturtularak hizmet vermesi düşünülmektedir. Galileo tasarısı 1999 yılında Almanya, Fransa, İtalya ve İngiltere’den gelen dört farklı tasarı önerisinin değerlendirilmesiyle başlamıştır. 26 Mayıs 2003 tarihinde ise Avrupa Birliği ve Avrupa Uzay Ajansı tasarımı resmi olarak üstlenmiştir. 2013 yılında operasyonel hale gelmesi amaçlanan proje sonradan 2014 yılına uzatılmıştır.
ABD’nin GPS sisteminin aksine sivil amaç ve niyetlerle ortaya çıkarılan Galileo Projesi her ne kadar bir Avrupa Birliği ortak projesi gibi görünse de bu büyük ve tarihi projeye Avrupalı olmayan ülkeler de dahil olmuştur. 2003 Eylül ayında Çin [ABD‘nin tüm çekincelerine rağmen] 230 milyon Avro ile tasarıya dahil olmuş, o sırada finansal sıkıntılar yaşayan projeye finansman sağlamıştır.
Bunu takiben, 2004 Haziran’da İsrail, 2005 Haziran’da Ukrayna, 2005 Eylül’de Hindistan ve Fas, 2006 yılında Güney Kore ve en son da AB üyesi olmayan Avrupa ülkesi Norveç programa dahil olmuştur.
Avrupa Birliği üyesi 27 ülke ise uzun tartışmalar sonucunda 2007 yılında topluca programa dahil olmuşlardır. İlk başlarda katılmayı reddeden İspanya’nın da katılmayı kabul etmesiyle beraber, projenin finansman problemleri sona ermiş ve resmen bir Avrupa Birliği projesi haline gelmiştir. Arjantin, Avustralya, Brezilya, Japonya, Kanada, Malezya, Meksika, Pakistan, Rusya ve Şili de geliştirme programının üyesi olabileceklerini kesin olmamakla birlikte zaman zaman dile getirmişlerdir.
3.6 milyar avroluk Galileo Projesi’nde yer alacak 30 uydunun test amaçlı prototipi olan Giove-A 2005 28 Aralık günü Türkiye saatiyle 07.19’da Kazakistan’ın Baykonur Uzay Merkezi’nden Rus Soyuz roketiyle uzaya fırlatılmış, uzayda 23 bin kilometre yüksekte yer alan yörüngesine yerleşmiştir. Giove-A’dan ilk sinyaller 2006 yılının ocak ayında, İngiltere’deki ve Belçikada’ki yer istasyonlarına ulaştığında projenin başarılı olacağının ispatı da gerçekleşmiştir. Avrupa Birliği ülkelerinin topluca projeye dahil olduğu 2007 yılının Giove-A’nın başarısından sonra gerçekleşmesi anlamlıdır.
Galileo Kısıtlamasız ve Paylaşımcı
Galileo, projeye yatırım yapan Çin ve Hindistan gibi diğer ülkelerin yanı sıra, AB ülkelerinin, ve hatta projenin sivil ve askeri kullanıcılara tamamen açık olması ve çok uç durumlarda sadece askeri sinyallerin sınırlandırılacağı düşünülürse, programa katılmayan ülkelerin de artık GPS‘e bağımlı olmayacağı anlamına gelmektedir. Ancak sistem bazı durumlarda GPS ile tam uyumlu olacak ve bu sistemle birlikte çalışacaktır.
Söz konusu projeye neden gerek duyulduğu hususuna gelindiğinde ise tüm dünyanın hemfikir olduğu bazı kanaatler söz konusudur. GPS sisteminin sahibi durumunda bulunan Amerikan Ordusu istediği her an hiç kimseye hesap vermeden sistemi açma, kapatma hakkına sahiptir. Bunun yanı sıra yer belirleme konusunda büyük öneme sahip sinyallerin hassasiyetleriyle oynama hakkına da sahiptir. ABD’ye stratejik üstünlük sağlayan bu durum Avrupa ülkeleri başta olmak üzere dünyanın güç dengelerinde rol oynamak isteyen diğer tüm ülkeleri de oldukça tedirgin etmiştir.
Daha fazla uydu, daha fazla kesişim
Galileo, 23.000 km’den fazla uzaklıkta dünyayı çevreleyen, üç katmana bölünen 30 uyduluk bir takimyıldız olacaktır. 30 uydu olması sistemin mükemmel doğrulukta çalışmasını sağlamakla kalmayıp aynı zamanda hassasiyete de önemli ölçüde katkıda bulunmaktadır.
Toulouse ve Londra’da iki adet Galileo kumanda merkezi, Münih ve Roma yakınında Fucine’de iki kontrol merkezi olması planlanmaktadır. Alınan bilgileri kontrol etmek için 20 sensör istasyonu bu iki kontrol merkezine bağlı olacak, düzeltmeler uydulara 15 uydu-yer bağlantı istasyonuyla geri gönderilecektir.
Ayrıca, Galileo uydular ve denetim istasyonları arasında iki yönlü iletişim yeteneğine de sahip olacaktır. Bu sayede, acil durum sinyalleri iletilebilecek veya kullanıcının konumu kesin olarak belirlenebilecek ve yardımın yolda olduğunu onaylamak üzere bir mesaj gönderilebilecektir.
Galileo’nun Kullanımı ve Sunacağı Hizmetler
GPS askeri kurumlarca, askeri amaçlı olarak tasarlanmışken, Galileo esas olarak sivil ve endüstriyel kullanım amacıyla tasarlanmıştır. GPS‘in aksine, ücretsiz olmasının yanısıra ticari uygulamalar ve farklı servis erişim seviyeleri de olacaktır. Galileo‘nun maliyetlerinin büyük bir bölümü, çoğunlukla sistemi kullanacak endüstri tarafından ödenecektir.
Daha iyi yönlemenin yanı sıra, Galileo diğer teknolojilerle bütünleşerek kullanıldığında daha iyi hava trafiği denetimi, trenler ve gemiler için daha tutarlı konumlandırma verileri, daha gelişmiş filo yönetimi ve acil durum servisleri için yol desteği dahil olmak üzere birçok avantajlar sunacaktır. Ayrıca, kıymetli varlıkların veya tehlikeli maddelerin taşınmasının izlenmesi ve hatta tüm karmaşık taşıma ağlarının izlenmesi de mümkün olacaktır.
Galileo’nun planlanan kullanım amaçları aşağıdaki başlıklar altında özetlenebilir:
Açık Servis (Open Service: OS) : Bireysel navigasyon araç ve cihazlar için kullanılacak herkese açık, ücretsiz servis.
Ticari Servis (Commercial Service: CS) : OS’ye ek olarak gelen iki ek şifreli sinyal, daha yüksek hız ve dolayısıyla daha iyi performans sunar. Profesyonel uygulamalar için CS servis düzeyinde garanti sunar ve servis sağlayıcılar tarafından ücretlendirilir.
Emniyet Servisi (Safety of Life: SoL): Sinyal kesme, engelleme, karıştırma gibi saldırılara karşı bekası daha yüksek olan bu sistemler, havacılık gibi emniyetin ön planda tutulduğu hassas faaliyet alanları için geliştirilmiş olup, OS ve CS’te meydana gelebilecek hataları önlemek için alınan sinyallerin doğruluk sınırları içerisinde olmaması halinde çalışacak bir ikaz sistemine de sahip olacaktır.
Kamu Servisi (Public Regulated Service: PRS) : Yine kesme ve karıştırmalara karşı emniyetli olan bu servis polis ve ordu gibi emniyet unsurlarına, ya da kamu güvenliği ve refahını sağlamakla yükümlü kuruluşlara şifreli servis sunacaktır. PRS muhtemelen kaçakçılık ve yasadışı göçe karşı da kullanılacaktır.
Arama ve Kurtarma Servisi (SAR) : Yardım ve kurtarma hizmetlerini destekleme amaçlı servis; mevcut ELT sistemlerinin kullandığı Corpas-Sarsat sistemine destek verecektir.
Tahmin de edileceği üzere bu üç sistemin hata oranı ve yanılma payı açık serviste yüksektir. Yanılma payı 10cm’den daha küçük olarak işleyecek olan Ticari Servis, 3. taraf hizmet sağlayıcıları için ücretli olarak verilecektir ve bu şekilde sistem ticari hizmette bulunarak kâr da elde edecektir. Proje kapsamında toplam 30 uydu dünya yörüngesine yerleştirildiği andan itibaren 2 milyar insanın kullanacağı hesaplanan sistem öngörülere göre 140 bin kişiye iş alanı açacak ve Galileo‘nun 3,6 milyar Euro’luk bütçesinin yanında 2020 yılına kadar ücretli servislerden 270 milyar dolar kâr getirecektir.
GLONASS’ın GPS ile rekabetinden sonra, Galileo’da yarışmaya adını ekliyor
Uydulardan yer-yön belirlemek ve bu işlemleri çeşitli alanlarda geliştirmek için kullanılan ve ABD‘ye ait olup, GPS olarak adlandırılan konumlandırma sistemi 1983 yılından beri devamlı geliştirilmiş, trafik düzenlemesinden havacılığa, denizcilikten bilimsel araştırmalara sivil sahalarda kullanılmıştır. Amerika GPS’i tamamen askeri amaçla kurmuş daha sonraları sivil kullanıma açmıştır.
GPS’e alternatif olarak yapılan diğer çalışmalardan bazıları şu şekildedir:
• Galileo konusunda AB ile işbirliği içerisinde olan Çin ayrıca 2000′de uygulamaya koyduğu deneme Beidou1 seyrüsefer sisteminden sonra 2007′de Beidou2 sisteminin uydularını uzaya fırlatmaya başladı.
• Hindistan‘ın geliştirmekte olduğu sistem şimdilik bölgesel nitelikte.
• Rus GLONASS’ı 2010 yılında dünyanın tamamında kullanılabilecek.
Ancak bu projelerden en büyüğü kuşkusuz tüm dünyada kullanılabilinecek olan yukarıda da detaylarını vermiş olduğumuz Galileo Sistemidir.
2007’nin son aylarında Rusya’nın uzaya üç uydu fırlatmasıyla faal olarak çalışmaya başlayan GLONASS projesi, GPS olarak bilinen ABD küresel seyrüsefer sisteminin tarihteki ilk rakibi olmuştu.
Galileo Projesi, yapılacak ve uzaya yerleştirilecek 30 ileri teknoloji uydusu ve bunları yerden kontrol edecek yer istasyonlarıyla Avrupa Birliği`nin göklerdeki başarısının bir simgesi olacak. Bir nevi konumlandırma sistemi hususunda Amerika’dan bağımsızlığının göstergesi olacak. Proje, 150 bin civarında yeni istihdam kapısı açacak ve birçok Avrupalı şirkete çok büyük gelirler sağlayacak.
Galileo Sisteminin Üstünlükleri
Galileo Sistemi ile şu an ki GPS sisteminden daha keskin bir konumlama bilgisine ulaşılacaktır. Amerikan sistemi bugün 10-20 metrelik bir hassasiyet ve kesinliğe sahipken Galileo hayata geçtiğinde 1 metrelik hassasiyet ile de bir adım öne geçmiş görünüyor. Bu da sistemin birincil görevinde GPS sistemine karşı büyük bir üstünlük ele geçirdiğini göstermektedir.
Galileo’nun İskandinavya ülkeleri gibi dünyanın kuzey bölgelerinde de diğerlerinden farklı olarak yönlenim sağlayacak olması, sistemin kullanım alanını artırırken kullanıcı sayısını da artırmış oluyor.
Sürücüsüz geniş arazileri milimetrik ince hesapla bir baştan bir başa gübreleyebilecek traktörler bir yana kentlerdeki çöp bidonlarını kendi saptayacak ve zamandan tasarruf edecek olan sürücüsüz çöp arabaları bir yana… Avrupa’nın uydu destekli yeni konumlandırma sistemi vaat ettiklerini karşılamak için uzun yıllar istiyormuş gibi görünse dahi, Galileo yakın bir zamanda, 2014’te bu ve buna benzer daha birçok işin otomatik olarak görülmesine yardımcı olacak.
Galileo Uyduları Hakkında Teknik Bilgiler:
Toplamda 30 uyduluk olan sistemin operasyonel uydularının:
Yörünge irtifası: 23,222 km
Uydu ömürleri: 12 yıldan fazla
Uydu ağırlıkları: 675 kg
Uydu büyüklükleri: 2.7 m x 1.2 m x 1.1 m
Panel açıklıkları: 18.7 m
Tüm ömür çevriminde panel toplam gücü: 1,500 W
not : tüm denemelerime rağmen hala resim ekleyemiyorum.
saygılar..
ek bilgi /* Style
ek bilgi
/* Style Definitions */
table.MsoNormalTable
{mso-style-name:"Normal Tablo";
mso-tstyle-rowband-size:0;
mso-tstyle-colband-size:0;
mso-style-noshow:yes;
mso-style-parent:"";
mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;
mso-para-margin:0cm;
mso-para-margin-bottom:.0001pt;
mso-pagination:widow-orphan;
font-size:10.0pt;
font-family:"Times New Roman";}
Galileo projesini hayata geçirmek üzere ilk 14 uydunun siparişi geçtiğimiz ay içerisinde verildi. Uydular 2'şer paketler halinde Fransız Guyanası'ndan fırlatılacak. İlk fırlatışın Aralık 2013'te gerçekleştirilmesi bekleniyor. Diğer uydular ise 3'er aylık aralıklarla gönderilecek.
Galileo projesinin test aşamasını oluşturan 4 GIOVE uydusu ise 2010-2011 yıllarında fırlatılmayı bekliyor. Daha öncesinde uzaya gönderilen GIOVE-A ve GIOVE-B uyduları ise yörüngede çalışır vaziyettedir.
GLONASS şu an 19 uyduyla çalışıyo diye biliyorum tam olarak operasyonel oldumu,olmadımı,olucakmı? Yukardaki yazıya göre aslında tam manasıyla GPS e rakip GLONASS gibi.
Uzaydaki 23 uydudan 21'i operasyonel, 2'si yedekleme amaçlı kullanılıyor. Sistem faal vaziyette. Projenin tam kapasite çalışması için 24 uydu gerekmektedir. Rusya sistemi aktif tutmak için her yıl ortalama 9 GLONASS uydusu fırlatıyor. Yörüngedeki GLONASS uydularının listesi: http://www.glonass-ianc.rsa.ru/pls/htmldb/f?p=202:20:3577940130587106::NO
saygılar.