Yerçekimi diye bir şey yok !!!

Bilim dünyasında yerçekimi yoktur diyenler gittikçe artıyor...

Amsterdam Üniversitesi'nde çalışan Prof. Verlinde, bu hafta başında yıllardır bize "yerçekimi" olarak anlatılan 300 yıllık kavramın bir illüzyondan öteye gitmediğini açıkladı ve "Bana göre yerçekimi diye bir şey yoktur" dedi. Hollandalı bilim adamına göre, bu kavram Newton'dan sonra yüzyıllardır hiçbir fizikçi tarafından doğru dürüst açıklanamamıştır. Açıklanamayan bir kavram ise bilim dünyasında kulaktan kulağa oyunu gibi nesilden nesile ana prensip olarak anlatılamaz. Yerçekimi denen şey, ısı ve gazlar arasındaki termodinamik kurallarından öteye gitmeyen bir kavramdır.

Detayları öğrenmek isteyenlere duyurulur. Son iki haftadır Amerika'da yapılan çeşitli kongrelerde bu iddialı fikrini savunan Hollandalı Prof. Verlinde "On the Origin of Gravity and the Laws of Newton" yani "Yerçekiminin Orijini ve Newton Kanunları" isimli 28 sayfalık makalesini oluşturmuş ve 6 Haziran'da "High Energy Physics" isimli bilimsel dergiye yayınlanmak üzere sunmuş. Bu yeni açıklamalarla belki de yanıtsız kalan birtakım kozmik sorular da açıklığa kavuşacak. Örneğin "dark energy" olarak bilinen evrenin hızla genleşmesine sebep olan veya "dark matter" olarak tanımlanan galaksileri bir arada tutan güçlerin var oluş nedenleri şimdiye kadar sadece Newton'un "yerçekimi kanunları" ile açıklanamamıştır.

Bu bahsettiğim, size karmaşık gelebilecek bilimsel açıklamaları biraz daha anlaşılır duruma getirmek için bakın bilim insanları nasıl bir teşbihte bulunmuş: Eskiden bilim insanları, saçları düz olan bir insanın saçlarının şeklini, yerçekiminin saçları aşağı doğru çekmesine bağlıyordu. Fakat bu açıklama, kıvırcık saçlı insanların neden yerçekimiyle saçlarının düz durmadığı sorusunu yanıtlayamadığı için artık geçerli bir kanun olarak kabul edilmemektedir.

Yani bilimde ana kanun olarak bilinen gerçekler, konuyla ilgili bütün soruları açıklayabilmelidir. Açıklayamıyorsa, açıklayabilen başka bir kanun gelir ve onun yerini alır. Gerçek bilim de zaten budur. Bilim de insan gibi büyür, gelişir ve evrimleşir. Önemli olan, bilim insanlarının okullarda öğrendiği nasırlaşmış bilgilere dinsel inanç gibi bağlı kalmayarak getirilen önerilere geniş bir perspektifle bakabilmeleri, beyinlerini yeniliklere açabilmeleridir.