Uzayda bilim dünyasını heycanladıran gelişme!
Geçen hafta uzayda bilim dünyasında heyecan yaratan bir gama ışını patlaması meydana geldi.
TUBİTAK Ulusal Gözlemevi’nde (TUG) kurulu teleskop, bu patlamanın oldukça sonrasında ilk kez meydana gelen ani çıkış ışımalarını tespit eden tek teleskop oldu.
Uzayda hemen hemen her gün oluşan ve bir kaç saniye içinde sönen gama ışını patlamalarından çok farklı özellikler gösteren 18 Nisan 2010’daki patlamadan yarım saat sonra ani çıkış ışımaları yaşandı. Bilim dünyasının, bu patlamanın doğasına ilişkin yeni modellerin kurulmasında önemli ipuçları sağlaması bekleniyor.
AA muhabirine açıklama yapan TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi Müdürü Prof. Dr.
Zeki Eker, gama ışını patlamalarının evrenin herhangi bir yerinde günde ortalama bir kez gözlemlendiğini anlattı.
Bu patlamaların genelde milyarlarca ışık yılı mesafedeki galaksilerde meydana geldiğini kaydeden Eker, bunun patlamanın evrenin genç yıllarında oluştuğunu gösterdiğini belirtti.
Patlamanın çok uzaklarda oluşması nedeniyle patlama sinyallerinin Dünya’ya yeni ulaştığını ve herhangi bir tehdit oluşturmadığını anlatan Eker, gama ışını patlamalarına ilişkin şu bilgileri verdi: "Bunlar çok yüksek enerjili patlamalar. Gama ışını patlamasının ardından görülen ışımalar, genelde bir anda belirir ve kısa süre içinde yok olur. Bu durum, bilim insanlarının, detaylı çalışma yapmaları için yeterli bir zaman değildir. Gama ışını patlamaları, evrenin dört bir tarafında görülebilen ve evrenin oluşumuna neden olan Büyük Patlama’dan sonra en yüksek mertebede enerji içeren olaylar. Patlama, gama ışını öncü ışıması ile kendini belli eder.
Sonrasında uzayın aynı bölgesinden daha uzun dalga boylarında (X-ışını, görünen, radyo) ardıl ışımalar gözlenebilir. Görünen dalga boylarındaki ardıl ışımanın şiddeti genellikle zamanla azalarak gözlenebilirlik sınırı altına iner."
-TÜBİTAK, PATLAMANIN SONRASINI TESPİT ETTİ-
NASA’nın Swift adlı uydu teleskobu ile 18 Nisan 2010 günü belirlenen gama ışını patlamasının ise çok farklı özellikler içerdiğini bildiren Eker, bu patlamadan yaklaşık yarım saat sonra optik dalga boyunda ışımaların meydana geldiğini belirtti.
Eker, patlamanın ardından beliren ışımadaki ilk ani parlamaların da yalnızca TUG Antalya Bakırlıtepe Yerleşkesi’nde bulunan RTT150 teleskobu ile gözlendiğini açıkladı.
Eker, TÜBİTAK’ın tespit ettiği bu patlamaya ilişkin şöyle konuştu: "RTT150 ile gerçekleştirilen ardıl ışıma gözlemleri, benzer diğer gözlemlerden farklı olarak 18Nisan’daki patlamadan oldukça sonra optik ışıma şiddetinde ani yükselişlerin olduğunu ortaya çıkardı. Bu gözlemler, patlamanın meydana geliş ve üretilen ışımanın yayılımı konusunda çok önemli ipuçları verecek nitelikler taşıyor.
Türk ve Rus bilim insanlarından oluşan çalışma ekibi, bir yandan patlamanın ardıl ışımasını RTT150 teleskobu ile optik dalga boylarında gözlemeye devam ediyor, diğer yandan sonuçların duyurulacağı bilimsel makale üzerinde çalışmalarını sürdürüyor." Zeki Eker, gama ışını patlamalarının çok uzak mesafelerdeki galaksilerde meydana geldiklerinden yaydıkları enerjinin çok yüksek miktarlarda olduğunu, ancak yeryüzündeki hayatı etkilemediğini sözlerine ekledi.