30 Aralık 2010 tarihinde Ufoloji2R17B3O tarafından gönderildi

Bilimin hala çözemediği Bazı konular..

Atomu bölen, insanın aya kadar gitmesini sağlayan ve hatta DNA'sını çözen bilim, insanoğlunun bazı gizemli davranışlarını açıklamak konusunda yetersiz kalıyor.

İngiliz The Daily Telegraph gazetesinde yayımlanan habere göre, The New Scientist dergisi, insanların, bilim dünyasının açıklayamadığı davranışlarını sıraladı.

Nedenlerine ilişkin değişik teorilere de yer verilen listede şu davranış biçimleri sıralandı:

Yüz kızarması: İngiliz doğa tarihçisi Charles Darwin, insanın yalan söylediğinde diğerlerinin bunu anlamasını sağlamak için yüzünün kızaracağı şekilde evrimleştiği teorisiyle açıklamaya çalıştı. Bazı bilim adamları ise bunun zayıflığı ifşa ederek, olaylarla yüzleşmeye ya da daha içten davranmaya yardımcı olduğu fikrini savundu.

Kahkaha atmak: İnsanın ruh halini iyileştiren endorfin hormonu nedeniyle güldüğü düşünülüyor. Ancak 10 yıllık bir araştırmanın sonuçları, insanın espriden çok vasat sözler karşısında kahkaha attığını ortaya koyuyor.

Rüya görmek: Avusturyalı nörolog Sigmund Freud'un, rüyaların bilinç altını yansıttığına ilişkin teorisine şüpheyle yaklaşılıyor. Rüyanın, genel olarak hisleri yansıttığı söylenebilir, ancak garip düşler görülmesinin nedeni henüz tam olarak açıklanamadı.

Batıl inançlar: Dinin, bir anlam taşımayan, tuhaf, ancak rahatlatan alışkanlıklar olarak nitelendirilen batıl inançları tetiklediği düşünülüyor.

Burun karıştırmak: Her dört gençten biri, günde ortalama 4 kez burnunu karıştırıyor ve bunun nedeni bilinmiyor. Burun karıştırmanın, bağışıklık sistemini güçlendirdiğine inananlar var.

Ergenlik: Diğer hiçbir hayvanın bu dönemden geçmediğine dikkati çekiliyor. Bazı bilim adamları bu dönemin, insan beyninin olgunluk çağına geçmeden önce kendini yeniden düzenlemesine yardımcı olduğunu ya da gelecekteki sorumluluk dolu yıllar öncesinde insanın, davranış biçimleri açısından kendini denemesine izin verdiğini düşünüyor.

Fedakarlık yapmak: Bu davranışın, insanlar arasındaki bağların geliştirilmesine yönelik olabileceği gibi sadece keyif verdiği için yapılabileceği savunuluyor.

Sanatsal faaliyetler: Dans etmekten, heykel tıraşlığa tüm sanat biçimlerinin, kişinin kendisini gösterme ve beğendirme isteğinden kaynaklanabileceği belirtiliyor. Nitekim bunun, sadece bilgi ve deneyim paylaşımı için bir araç olabileceği de düşünülüyor.

alıntı.

Saygılar..

Yorumlar

Birşey söyleyeyim mi?bu bilim adamları araştırmalarını 3 boyutla sınırlandırdıkları sürece daha birşeyi çözemezler...
yukardaki maddelere dikkat ettim hepsinde içgüdü var!insanın ruhunu dürten olaylar bunlar:)yüz kızarması için yalan söylemeye gerek yok!çokl insan bilirim konuşacağı espri yapacağı kızacağı vs zamanlarda yüzü kızaran...ben resim yapıyorum ama düşünerek değil...tamamen içimden gelmesi gerekiyor.hani tabiri caiz ise ruhumu okşaması gerek çalıştığım resmin...kendimi göstermek bilgi paylaşmak gibi kaygım yok...öyle olsa ticari boyutta resim yapardım.bu yaratma güdüsü...insanın elinde değil kontrol etmek en azından benim için öyle.kaç sene resim yapmam sonra 1 ayda 5-10 resim yaparım.bazen daha fazla.fedakarlıkta;insan olmanın gereği derler ya!öyle birşey işte!yaradanın insana ruhunu temizlemesi için sunduğu fırsatlardan biri bence:)bu araştırmayı yapan bilim adamları ne kadar cahil:))))

Insan beynı cozulemeden bu tur seylerı de anlamak ımkansız ancak beynın calısma mantıgı aynen bılgısayarlar gıbı bazen mavı ekran dusuyor bazen aynı dosyayı bır yere tasımak 10dk surerken bazen 2dk suruyor gıbı ne zaman ne olacagı bellı degıl beyın kapasıtemızın ne kadar yuksek oldugu ortada ama maalesef bız onun ne kadarını kullanıyoruz sorun oradan .. beyın gucu ıle ısınlanma madde yaratma vs mumkun dıyen bılımcıler de var

ne zaman beyın snaplarına usb takmayı basarırız o zaman bu yukardakılerı de anlamıs oluruz en azından ogrenmeyı ogrenırız .

Ben Sn Ferayın yazdıklarına kısmen katılmıyorum yaradanın ruhu temızlemek ıcın bıze verdıgı bır seyler felan derken bıze kırlımı verıyor ruhları ? bence hıc alakası yok sanat dedıgınız sey resımde yanyana gelen cızgılerın yada renklerın baskalarının gozunde bır sey ıfade etmesınden baska bır sey degıl yanı ole ılahı bır olay degıl bu bır analıtık yetenek kımısı duz cızgı cızer kımısı bır portre cızer tamamen dusuncelerınızı  kas kontrolu saglayarak kullanabılme ıle alaklı ben duz cızgı bıle cızemem ama bılgısayar ıle cok guzel seyler yapabılıyorum hatta fıller bıle resım yapabılıyor mesela sanat sa o da sanat ..

yada muzık tamamen matematıksel bır olay beynınızın neyı nasıl ısledıgı ıle alakalı sanat dedıgınız sey

burun karıstırma bulunulan ortam temızlık vs ıle ılgılı olabılır bazı ınsanlar hıc karıstırmıyorlar hatta boyle bır olayı gorunce acaıp karsılayanlar var (aynen gaz cıkarma eylemınde oldugu gıbı )

 

ama esas hıckırık meselesı tam bır muamma mesela onunla ılgılı daha bır teorem bıle yok sanırım ...

 

saygılar

Fedakarlık toplumsal  sucluluk  duygusunun bıreylerdekı arınma seklıdır herkesın herseyı olsa kıme ne fedakarlık gerekırkı ?

Ruya henuz anlasılamamak la beraber beynın bır cesıt dınlenme , hatırlatma yada vucut tamamen mınımum duzeyde calısırken bır nevı ekran koruma modu gıbı bır sey olabılır  ruya tabırlerıne hıc gırmeyecegım yoktur demıyorum ama benım mantıgım basımıza gelecek seylerın bır kısmına bız sebep oluyoruz yankı aklımız e bu durumda ruyalarda gordugumuz seylerınde bazılarının gerceklesmesı bu anlamda mantıklı olabılır (sebep sonuc ılıskısı gıbı bıraz ) 

Ergenlık bılgıdım bır hayvanda daha var (eger mesele regl donemı ıse o bır kac hayvanda var )

Yuz kızarması tamamen kımyasal bır reaksıyondur beynın az gelısmıs kısmından geldıgını dusunuyorum ve yavas yavas kayboluyor ınsanlar cıkıp karsımıza hayasızca yuzlerı hıc kızarmadan sureklı yalan soyluyorlar bız de ınaanıyoruz mesela ...

 

Sn Diaboloica Neden günahlarımızdan arınmak için dua ediyoruz o zaman?günah ruh kirliliği değil mi?günaha girebiliyorsak temiz bir ruhumuz ve nefsimiz yok demek değilmidir?bu konu ayrıca konuşulabilinir ama burası yerimi bilmiyorum!sanat hakkında yazdıklarınıza ise müsait olunca cevap vereceğim. öyle kolay kurtulamazsınız elimden:)sonuçta fille aynı kefeye konulunca insan şöyle bir duruyor hani...

saygılar

Sn Diabolica merhaba:)resim yapmak,müzik yapmak,yazarlık yapmak vs...gibi eylemlerin sanatla bir ilgisi yok!doğru bir ilgisi yok!!!resim yapan papağan,fil,kedi var...müzik yapan hayvanlarda var:)belgesellerde seyrediyoruz,bir maymun görmüştüm şartlı reflex eğitimiyle doğru notalara basıyordu.şimdi yazarlık içinde örnek vereceğimde tartışma yaratmaya gerek yok!Ben biliyorun ki;resim yapmayı herkes öğrenebilir.hatta çöp adam çizemeyenlerin bile resim yapabileceklerini iddia ediyorum...YALNIZ!!!herkes sanat içeren resim yapamaz...sanatçı olmak farklı bir yapı gerektirir.hepimiz toplama çıkarma yapıyoruz,ama matematik dehası değiliz,iyi kötü hepimiz ivme,hız,kuvvet vs...hakkında bilgiliyiz ama fizik prof.ü değiliz,hepimizin ağzı var konuşuyoruz ama hatip değiliz.....neden?

Sizin yorumunuzdaki bir cümle:resim denilen şey çizgilerin ve renklerin başkasının gözünde birşey ifade etmesinden başka birşey değil" demişsiniz.Buradan şunu çıkarabilirmiyim:"sanatçı kişilik başkalarının gözüne girip takdir toplamak için sanat yapar"????buna benzer bir iddia FREUD (hiç onaylamam) tarafından söylenmiştir ve kendisini destekleyecek başka bir çalışma yada örnek oluşmamıştır.Snatçı kişilik biraz uçuk olur:)bunun sebebide iç dünyasında yaşadığı karmaşalıklardır.kendisine fazla gelen düşüncelerin bir şekilde dışa vurumudur...bizler onların dünyasının,ortaya çıkardıkları eserlerinde çok az bölümüne şahit oluruz:)sanatçı yada deha olmak zor iştir:)

Bu arada ben sanatçı değilim:)ama olmayı çok isterdim...resim yapıyorum,üstelik benim için vazgeçilmez bir tutku:)kendimi iyi hissetmemi sağlıyor,ruhumu dinginleştiriyor:)ama hepsi bu!!!öteye geçmek için daha fazla yaratma dürdütüsü gerekli:)bunu sizde hissedebilirsiniz:)herhangi bir sanat dalıyla ilgilenmeniz şart değil.hayatımızda ortaya çıkarabileceğimiz pek çok şey var...en iyi örnek bir evlat yetiştirmek.ona bakınca eserinizi görebilirsiniz:)

Birde şu konu var;fedakarlık toplumsal suçluluk duygusunu temizleme dürtüsü değildir bence:)bu işi vicdan yapar...fedakarlık yüksek sevgiyle vardır.sevdiğimiz insanlar için birtakım şeylerden vazgeçeriz...gereksiz fedakarlık yoksunluk duygusu verir insana.bu nedenle fedakarlık yapacağımız kişi yada olay bizim için çok çok önemli ve sevgili olmalı:)Bu benim görüşüm:)

saygılar:)

Sn Feray

 Çok güzel bir tespit bunlar aslında maddesel olgular değil.  Bilim sadece maddeyi inceler .

Burada sizinde belirtttiğiniz gibi madde olmayan yani ruhun çeşitli tepkilerininin bedene yansımasıdır.

Bundan dolayı bedenin normal görevleri dışında gösterdiği bu reaksiyon ve tepkilerin sebebini bilimle ( maddesel anlamda) çözebilmeleri en azında günümüzde mümkün değildir.

not : Ruh temizleme olayı derken bu farklı bir konu sanırım. Yukarıda bahsedilen knounun dışında olsa gerek.

saygılar..

Arkadaşlar biliyor musunuz neden esnediğimiz de henüz bilinmiyor. Ciddi söylüyorum. Üstelik esnemek sadece insanlarda bulaşıcı. Neredeyse her canlı esniyor ama sadece insanlar birbirlerine bakarak esniyorlar.

Sevgili ukikar neden esneriz derken bunun bilimselliğinin yanında birde dinsel boyutunun olduğunu söylemek istiyorum.Belki biraz saçma gelebilir ama bunu her isteyen her zaman deneyebilir..

Örneğin bizim islam toplumunda esneyen her insan çoğunlukla allah kelimesini ağzına alıp bu kelimeyi uzattıkçe uzatır..Yani aaallaaaaaaaaah  şeklinde..  Bunu günlük hayatımızda defalarca görmüşüzdür....Esnemek dine göre mekruh bir olay olduğu için insan esnerken şeytanın bunu değerlendirmesi ve kişinin aklına o anda allah kelimesini getirmesi ve kişinin günah işlemesini sağlamaktır..Yani esneyen bir insana allah adını uzatarak söyletmesi..

Olayın en çarpıcı yönü de esnerken eğer allah kelimesini uzatmaya başladığınızda aklınıza bunu şeytan yaptırıyor diye getirirseniz aniden esnemenizin kesildiğini göreceksiniz..Yani melün şeytan hiç boş durmuyor devamlı icraat peşinde :)

Sn ukikar

 Esneme ile ilgili 2 farklı yaklaşım sunmak istiyorum izninle ;

 bilimsel olarak var mı açıklandı mı bilmiyorum ama beni aldığım derslerde aşağıdaki notlarım mevcut..

Esneme

 

 1.Bilimsel tarafı...

Beden belli zaman dilimlerinde akciğerleri temizleme adına yapılan belli bir fiili harekettir.Alt ve üst solunum yollarında tıkanmış olan ince kılcal damarları kendine getirmek ve açmak için istem dışı harekettir.

 

 

2. Tasavvuf tarafı..

Birde Dua esnasında esneme vardır.Buda ruhun içindeki karışıklığı dindirmek , dua ile ruhu bütünleştirmek.

Dua ruhu , ruhta duayı kovalayarak yüceltir.Aynı pozitif ve negatif gibi.

 

Bu cümleler peygamber efendimizin günlük toplantılarda konuştuğu ve anlattığı konuların tefsiri ve derlemesidir.

 

saygılar...

 

 

Sn Palindromik esnemeyi ne güzel anlatmışsınız:)esneme genelde havasız ortamlarda başımıza geliyor...eğer uykusuz,yorgun değilsek.havasız ortamlarda akciğerleri daraltır...dediğniz gibi demek ki;reflex olarak bedenimiz akciğerlerimizi açmak için esnetiyor bizi:)uykumuz gelince bedenimiz kendini salıyor tabiri caizse:)kalp atşları ve nefes almamız yavaşlıyor.uyku istiyoruz yani!rehavet ve sakinlik çöküyor üstümüze...dua ederkende aynı sakinlik ve dinginliği hissederim.günlük yaşamın telaşından sıyrılıp ruhani bir boyuta geçmeye çabalarım.ama dua ederken esneme gelmez bana!Dualarım kabul olmuyor mu dersiniz:)?

Sn Feray

 Duanın kabul olup olmadığını sadece Allah bilir .. Benim yada başkalarının bileceğini sanmıyorm. forum dini bir foruma dönmemesi adına çok detaylı  bişiler yazmayacağım( yukarıdaki açıklamamnın 2 boyutunu keserek kısaltarak yazdım belki bundan dolayı anlatım yad anlam bozukluğu yada eksikliğine sebep olmuş olabilir ) ancak bildiğim bir şey var ;

Allah hiç bir duayı geri çevirmez hayırlı ve duanın ruhuna uygun ise ( yeni başkasının kötülüğü için edilen duaları kastediyorum )  Ancak o duanın yerine gelmesinin hızlı yada yavaş olması o kişinin amelleri ile alakalıdır.

birde burada duadan kasıt biraz farklı diyeyim..Yaratıcıdan bir şey istemek anlamında dua kastedilmiyor.

 

saygılar.

Sn Feray

 Birşey daha eklemek isterim. Burada duadan konu açıldı ancak ,yapılan  herşeyin niyetinin saflığı içinde hareket

edilerek yapılması çok önemlidir. Yani kabaca samimiyet. Bu yerine göre kalple yerine köre konsantrasyonla yerine

göre beyinle yerine göre bunların birlikteliği ile olur.

telepati , telekinezi , ve ışınlanma ( bu ermiş anlamında )  bunların hepsiini yukarıda saydığım yöntemlerle

yapılabileceğini düşünüyorum.

Yani herşeyde salt ve saf samimiyet ve berraklık çok önemli diye düşünüyorum. ozaman yapılamayak yada olmayacak bir şey olacağını sanmıyorum.

saygılar.

 

Biliyorum sn Palindromik:)dua demeyelim o zaman...İbadet desek daha doğru olur sanırım.ben onu latife olsun diye yazmıştım:)çünkü dua ederken beklentimiz oluyor ama ibadet ederken çok farklı...bu aradada belirteyyim ibadet derken her tür din ve inanışı kapsayan ibadetler için söylüyorum:)

Yukardaki konuların açıklamaları hiç tatmin edici değil,çok yüzeysel, hiçbir derin araştırma  ve çok boyutluluk olmadan çalakalem konu başlığı yaratılmış gibi sanki.Sadece sanatsallık ve insan üzerinde bile bu kadar sığ bir açıklama yapılmış olması  bunu gösteriyor.Hey Dünya,Millet bana bakın ben ne yaptım,Ben yaptım demek içinmi sanat yapıyor yani,buna gülünür..Rüya konusuda böyle,hala freud la anılan bir konu olmaktan öte gidemedi yıllarca..sevgiler herkese..Tüm İnsanlara yeni yılda sağlık ve yeni heyecanlar dileklerimle..

En Popüler

En Yeni