Açıklanamayan olaylar
Doğaüstü & açıklanamayan olaylar...
Dünyada insan aklının çözemediği, bilimin açıklayamadığı, insanları dehşete düşüren birçok doğaüstü olay oluyor.
Google Earth'de görülen uçan otomobil!
2006 yılının ocak ayında Google Earth'de "havada duran" yani uçan bir otomobil görüntülendi. Avustralya'nın Perth şehrinde ise bir evin garajında uçan diğer bir otomobile rastlandı.
Tüm bu görüntüler, Google Earth'in özel sayfasında da yayınlandı. İki görüntüde de aracın, havada olduğu yere düşen gölgesinden de anlaşılabiliyor.
Fotoğraftaki büyükanne hayaleti
Amerika'da 2009 yılının ağustos ayında yeğeninin fotoğrafını çeken küçük kız, 1990 yılında ölen büyükannesinin de fotoğrafa girdiğini görünce şok geçirdi.
Bilinmeyen güç tarafından öldürülen dağcılar
1959 yılında dondurucu soğukta kamp yapan dokuz dağcı esrarengiz bir şekilde ortadan kayboldu. Dağcılardan altısının hipotermia (vücut ısısının düşmesi) yüzünden, bir
tanesinin de başına aldığı bir darbe yüzünden öldüğü belirlendi.
Geri kalan iki tanesinin göğsünde neden olduğu bilinmeyen kırıklara rastlandı. Kadınlardan birinin dili kopmuştu. Cesetler üzerinde yapılan incelemede yüksek dozda radyoaktif maddeye rastlandı. Dağcıların öldüğü noktada sadece kendi ayak izleri olduğu gözlendi.
Polonya'daki koca ayak
Polonya’da Piotr Kowalsk isimli turist Tatra dağında “Kocaayak” diye bilinen efsanevi canlıyı görüntülediğini iddia etti. Dağda gezintiye çıktığı sırada kayalıkların arkasında insana benzer biryaratık gördüğünü söyleyen turist, hemen birfotoğraf çekti.
Kanada'da duvarda beliren uzaylı görüntüleri
Medyada yayınlanan haberlere göre, Kanada'nın güneyindeki bir şehirde, bir evin duvarında açıklanamayan uzaylı görüntüleri belirdi. Görüntülere bakıldığında uzaylıların
şekilleri net olarak görülebiliyor.
Uzaylı görüntülerine şahit olan vatandaşlardan birisi, bu şekillerin ayakta duran uzaylı yaratıklara benzediğini söyledi.
Borneo'da dev yılan
31 Ocak 2009 günü saat 5.30 sularında çekilen fotoğraflarda devasa bir yılan görülmektedir. Hatta Kuala Lumpur’un itibarlı gazetesi The New Straits Time ve İngiliz Daily Mail okurlarına resimler hakkında görüşlerini açıklamaları içinbölümler açtılar.
Okurlardan büyük bir kısmı fotoğrafları photoshop hilesi olarak yorumlarken, bir kısmı bunların gerçek fotoğraflar olduğu sonucuna vardılar.
İşlenmiş dev kaya blokları
Lübnan2daki Balnek şehri yakınlarında buklunan bu taşlar binlerce yıl öncesinde buraya getirilmişti. Resimde gördüğünüz parça 1050 ton ağırlıkta ve 25 metre uzunluğunda. Bu "momolit" takma adlı yekpare blok, dünya üzerindeki işlenmiş en büyük taş bloktur. Soru şu: Bu taşları kimler ve nasıl buraya getirebilmişti?
Peru'daki bronz dişliler
Modern dişlilerden farkı yok gibi. Tek farkı binlerce yıl önce yapılmış olmaları...
Ünlü "Kiev Kozmonotu"
Bu heykelcik Avrupa 'da bulunan " uzay adamı " özelliklerini gösteren tek buluntudur. Yaşı çok eskidir.
Tarih öncesine ait küçük Japon heykelcikleri
Yakalarında civata taşıyan bu heykelcikler bir tür uzay başlığı ve elbisesi taşımaktadır. Hatta bunlardan biri çok büyük gözlük takmaktadır. Sanki güneş ışığından korunmak ister gibi
Bu resimde Antikythera makanizmasını görmektesiniz. Sağ tarafta ise teknik şeması yer almaktadır. 1900 yılında Girit adasında bulunmuştur. M.Ö. 1.yüzyıla tarihlenmektedir. Bu antik bronz mekanizma bize eski uygarlıkların düşündüğümüzün aksine daha ileri bir teknik bilgiye sahip olduğunu kanıtlıyor. Astronomik takvim olduğu düşünülen bu mekanizmada (ya da bir makinanın parçası) içinde başka dişlilerde bulunmaktadır.
Kafaları karıştıran bir şehir daha. Lübnan'daki Balbek şehri. 20 metreden daha büyük taşların dakullanıldığı bu antik şehir Roma imparatorluğundan da eski. Hatta Sümerlilerin bilgilerine göre bile burası antik bir şehirdi o zamanlar. Taşlarınbüyüklüğünü göstermek amacıyla 2 kişi yapıların arasında dikiliyor. Bugün kimse burasını kimlerin, nasıl, ne amaçla ve ne zaman yaptığını bilemiyor. Modern bilim ise Baalbek'i görmezlikten gelmeye devam ediyor.
Bu cisim Kanada'nın Kuzey kutup bölgesindeki Axel Heiberg adası eski fosiller koleksiyonunda bulunmuştur.İncelemeler bunun bir insan parmağı fosili olduğunu gösteriyor. Bu fosil 100 ile 110 milyon yıl öncesine aittir (Creataceous jeolojik dönemi). Bu fosil " DM93-083 "numarasıyla arşivlenmiştir. Röntgen ışınlarıyla yapılaninceleme sonucunda yukarıdaki resimdeki siyah kısımların parmak kemiklerine ait olduğu ortaya çıkmıştır. Bu kadar eski zamanlarda insan yaşamış olabilir mi?
Yapımı bitirilmemiş bir Obelisk (dikilitaş). Şu anda dikili bulunan en büyük obeliskten 2 kat dahabüyüktür. Yapımında bir çok Mısır tapınağının inşasında olduğu gibi kırmızı granit kullanılmıştır. Yaklaşık 40 metre yüksekliğinde ve 1150 ton ağırlığındadır. (Eğer bitirilmiş olsaydı)
Kolombiya , Bogota yakınlarında bulunmuş bir insan eli fosili. Fosilleştiği kayanın yaşı 100 - 130 milyon yıldır. Yani , fosilde o kadar sene önce meydana gelmiştir.
Bu 120 milyon yıllık taş parçasının yüzeyi ,Ural Bölgesini gösteren (tabiri caizse) bir haritayla kaplıdır. Görünüşe göre bu kadar eski bir haritanın olması imkansızdır. Bashkir State Üniversitesindeki bilim adamları , çok eski zamanlarda , gelişmiş uygarlıkların olduğuna dair kanıtlardan biri olarak yorumluyorlar eseri. Bu greçektende insan eliyle yapılmış bir rölyeftir. Günümüz askeri haritaları ile neredeyse aynı karakteriközellikleri sergilemektedir. Harita sivil çalışmaları göstermekte yani uzunluğu 12.000 Km ' yi bulan kanallar , nehirlere çekilen çitler , güçlü barajlar... Kanallardan çokta uzakta olmayan yerde elmas biçimindeki yerler gösterilmiştir.( Ne anlattığı bilinmemektedir). Ayrıca harita bazı yazılarıda içermektedir. Hatta sayılar bile vardır. Bilim adamları önce bunun eski çince olduğunu düşündüler. Daha sonra bu düşünce bilinmeyen bir kaynağa ait hiyeroglif - syllabic türü yazıya dönmüştür. Bilim adamları bu yazıları şimdiye kadar çözemediler.
Yeni Zellanda 'da bulunan çok eski bir uygarlığa ait kusursuzca yerleştirilmiş taşlardan oluşan duvarlar bulundu. Bu duvarları yapan uygarlık hakkında en ufak bir bilgi yoktur.
1877 yılında Montezuma tünel şirketinin bir tünel çalışması sırasında 50 milyon yıl eski olan bir lav akıntısının içinde bir tokmak ile bir kap bulundu.(Table dağı - California) Tokmak yaklaşık 30 cm uzunluğunda ve kap ise 10 cm çapında. Bu buluntudan şu sonuç çıkıyor: 50 milyon yıl önce yanardağdan fışkıran lavlar sel olup akarken bu tokmak ile kap oradaydı ve ikisi de lavın içinde gömülü kaldılar. 50 milyon yıl önce!
Kristal kuru kafa
Maya dönemine ait 1000 yıllık bu kristal kuru kafa, tek bir blok kristal üzerine oyma olarak yapılmış. Nasıl yapıldığı hala anlaşılamayan kuru kafanınaltından tutulan ışık, doğrudan göz çukurundan yansıyor. Bu teknolojinin bugün bile mümkünolmadığı söyleniyor.
Antik çağ bilgisayarı
1900 yılında Girit açıklarındaki bir batıkta araştırma yapan bilim adamları ilginç bir cisme rastladı. Tahta bir muhafazanın içine yerleştirilmiş bir dizi bronz dişliden oluşan bu garip nesnenin kasası, yüzeye çıkarıldığı anda dağıldı ve cihazın içindeki karmaşık yapı ortaya çıktı. Yapılan çalışmaların ardından, bu aygıtın Ay, Güneş ve diğer gezegenlerin konumlarını hesaplamak ve istendiği anda bunların pozisyonlarına yönelik tahminlerde bulunmak için geliştirildiği anlaşıldı.
1000 yılda yapılan kent
Pasifik Okyanusu'ndaki Mikronezya adası yakınlarına kurulu antik Nan Madol kentinin inşası, M.Ö 200'de başladı ve 1000 yıl sürdü. 250 milyon tonluk dev bazalt bloklar kullanılarak yapılan bu kent, 100 yapay adayı kanallarla birbirine bağlıyor. Bu kadar bazaltın bölgeye nasıl getirildiği ise hala sır.
Geleceği gören harita
Coğrafya ve harita uzmanı ünlü Türk denizci Piri Reis'in 1513'te çizdiği Afrika, Amerika ve Güney Kutbu'nu gösteren harita, ortaya çıkarıldığı 1929 yılında ortalığı karıştırdı. Çünkü Güney Kutbu'nun keşfi, haritanın çizilmesinden çok sonra, yani 1818'de gerçekleşmişti. Dahası, Piri Reis'in haritası, kıtanın buz altında kalmış sahil kesimlerini de gösteriyordu. Ancak kıta üzerindeki buzlar, haritanın çizilmesinden tam 6 bin yıl önce erimişti.
Harçsız taş set
Peru'nun Cusco bölgesindeki bir İnka kalesinin etrafını 360 metre boyunca zikzak yaparak saran9 metrelik setlerin yapımında, tanesi 300 tona varan kireçtaşı blokları kullanılmış. Ancak hiç harç kullanılmamasına rağmen bu kayalar, arasına bıçak bile sokulamayacak kadar mükemmel yerleştirilmiş.
Generalin kemer tokası
M.S. 300'lü yıllarda ölen Çinli general Çou Çou'nun mezarında 1956 yılında bulunan kemerin tokası, yüzde 85 oranında alüminyumdan yapılmış. Ama doğada sadece bileşik olarak bulunan alimünyumun diğer maddelerden ayrıştırılarak tek bir madde olarak kullanılabilmesi ilk kez 19. yüzyılda mümkün olmuştu.
Çığlık tablosunun mumya versiyonu
Güney Amerika’da Amazon bölgesinde mezar ve tapınak olarak kullanılan gizli bir yeraltı mağarasında bulunan 600 yıl öncesine ait bir düzine mumya, bilim dünyasında büyük heyecan yarattı.
Yorumlar
Çok güzel bir paylaşım olmuş
Çok güzel bir paylaşım olmuş ellerine sağlık :)
Bunlara bakan kesinlikle insanların yaptığı şeyleri ve yapmadıkları şeyleri de görebilir :)
çok fantastik bir paylaşım
çok fantastik bir paylaşım olmuş...ellerinize saglık...
En son resimdekini sanki bir
En son resimdekini sanki bir fıçı içine koymuşlarda öyle mumyalamışlar gibi geldi bana :) paylaşım için teşekkürler.
Ben büyük anneli resimden
Ben büyük anneli resimden korktum...Harika olmuş, bu bilgiler hala eski insanlar için, "bi şekilde yapmışardır ya" diyenlere iyi bir ders olur umarım.
değerli arkadaşlar koca ayak
değerli arkadaşlar
koca ayak konusunda hala tartışmalar sürereken ben size ilave bir bilgi vermek isterim hatta bunlar yazarken
aklımada geldi "kardaki ayak izi" adlı bir film vardı. bir nevi YETİ den bahsediliyor. ancak adına ne deniyor
bilmiyorum ama geçekten yuksek dağlarda insanların gidemeyeceği ancak dağcıların tırmanmaları esnasında
kazara denk gelebilceleri yukse dağ mağaralarında buna benzer yaratıkların olduğunu söylemek istiyorum. etçil ve vahşiler.
bir arkadaşım deneyiminden anlattığı bir olayından biliyorum. çok şükür atlatmış.
saygılar..
Harika bir paylaşım
Harika bir paylaşım olmuş:)ellerinize sağlık...bu görüntüler hakkında bilgisi olanların paylaşımıyla dahada ilginç bir hal alacaktır...inşallah:)