Ana içeriğe atla
21 Ekim 2009 tarihinde Dupree tarafından gönderildi

USOlar

USO Nedir?

USOlar, gündüz veya gece faaliyet gösteren, isikli, koyu renkli ya da metalik görünüslü olan, çok çesitli sekilleri bulunan (oval, daire, küre, üçgen, yumurtamsi, silindirik vb.), dünyanin hemen her degisik bölgesinde bulunan okyanuslara, denizlere, göllere, nehirlere veya dere sularina dalan ya da sudan çikarak gökyüzüne yükselen, salt su yüzeyinde seyreden, su altinda olaganüstü hizlarla giden veya bir sekilde su ile ilgilenen (mesela, boru araciligiyla denizden su alan UFOlar gibi), hem denizalti, hem gemi, hem uçak ve hem de uzay araci özelliklerini yerine getiren kompleks ve tuhaf araçlardir.

USOlar UFO Literatürünün Yüzde Kaçini Olusturur?

En muhafazakar UFO arastirmacilari bile tüm UFO olaylarinin en azindan % 35'inin denizlerde ya da suya yakin bölgelerde meydana geldigini kabul etmektedirler (internet Alintisi, 1998; Çesitli Özel Notlar, 1999). UFO arastirmacisi Ivan Terence Sanderson'a göre tüm UFO raporlarinin yaklasik % 45'i USO gözlemlerinden olusmaktadir. Bir baska degerli UFOlojist olan Antonio Ribera ise toplam UFO olaylarinin % 50'den fazlasi USOlarla ilgilidir der (internet Alintisi, 1999).

USO Arastirmasinda Karsilasilan Metodolojik Sorunlar Nelerdir?

USOlar konusunda arastirma yapanlarin karsilastiklari sorunlar çok çesitlidir (Bord & Bord, 1989). Bunlardan en önemlisi, USO olaylarinin rapor edilebilmesi için mutlaka bir gözlemciye ya da gözlemcilere ihtiyaç oldugu gerçegidir. Çünkü, USOlar belirli bir mekan ve zamanda birileri tarafindan gözlenmis olmalidir ki, sonuçta gereken yerlere rapor edilebilsin. Kaldi ki, salt USO görmek de yetmez, çünkü bu bilginin ayrintili olarak en yakin UFO Arastirma Kurulusu'na iletilmesi zorunludur. Aksi takdirde, USO gözlemi yapilmis olsa bile, eger gerekli yerlere ulastirilamiyorsa, sonuçta bu USO raporunun hiçbir ise yaramayacagi düsünülebilir. Daha da önemlisi, mesela, gökyüzünden sulara dogru dalan cisimleri nasil siniflandirmamiz gerekecektir? Çünkü, gökten denizlere dogru pek çok cisim düsebilir, örnegin; meteoritler, uçaklar veya roketler gibi. Yani, denize her dalis yapan cisim USO olmayabilir; iste böyle yanlis yorumlanan cisimlere Identified Submarine Objects - ISO (Tanimlanabilen Denizalti Cisimleri) denilmektedir. O nedenle, USOlarla ISOlari birbirinden çok iyi ayirt etmeliyiz (Bianchini, 1996). Bundan baska, sulara gömülen her Uçandaire aslinda USO tipi bir araç olmayabilir. Daha dogrusu bu bir USO olayi degil de apaçik bir Uçandaire Kazasidir belki. Ya da geceleyin denizaltinda hareket eden isikli garip cisimler aslinda isik yayan denizalti canlilari olabilir (Cypridina Noctiluca, Coelenterates ve Crustaceans gibi). O nedenle her USO gözlemi dikkatli biçimde ele alinmalidir. Diger bir sorun ise, bugüne kadar USO gözlemlerini tasnif etmek için herhangi bir USO Siniflandirma Sistemi'nin mevcut olmamasidir. O nedenle, örnek bir USO siniflandirma sistemi üzerinde ayrintili çalismalar yapilmalidir

USO Arastirmasina Kimler Yardim Edebilir?

Hemen her bilim dalindan gelen arastirmacilar ya da ilgili uzmanlar veya ilgili insanlar insanlar, USO raporlarinin aydinliga kavusturulmasinda önemli bir rol oynayabilirler. Basta UFO arastirmacilari ve USO taniklari olmak üzere, herkes USO gizeminin aydinlatilmasina yardimci olabilir. Örnegin, hem uçak mühendisleri hem de gemi mühendisleri göreceli olarak USOlarin aero-dinamik ve hidro-dinamik yapilarini çözmede yardimci olabilirler. Ayrica, dalgiçlar, askeri denizalti veya gemi personeli, deniz bilimcileri ve biyo-kimyagerler de degisik açilardan USO arastirmasina yardim edebilirler.
 

USOlar Üzerinde Çalismis Olan UFO Arastirmacilari Kimlerdir?

USOlar konusunda ilk arastirma yapan kisi Charles Hoy Fort (Fort's Books - Internet Online) olmustur. Charles Fort'un 1910 ila 1930'lu yillar arasinda yayinlanmis olan kitaplari, bu anlamda ilk USO raporlarindan ilginç örnekler tasir. 1950 ile 1960 yillari arasinda ise Alman arastirmaci Kurt Kalle, özellikle depremler ve denizlerde (ya da göllerde) gözlenen "Isikli Tekerlekler" (Sea Lightwheels) hakkinda bir çalisma yapmistir. 1965 yilinda ise Vincent van Gaddis, USOlar konusuna açikça deginen ilk arastirmaci olmus ve özellikle Bermuda Þeytan Üçgeni civarindaki USO olaylarini ele almistir. Yine, 1960'li yillarin ikinci yarisinda, Yeni Zelanda ve Avustralya çevresindeki USO olaylarini Henk Hinfelaar adindaki UFO arastirmacisi detayli biçimde toplamis ve "Spaceview" adli UFO dergisinde yayinlamistir. 1970 yilinda ise Ivan Terence Sanderson, yazmis oldugu "Invisible Residents" (Görünmez Konuklar) adli çalismasiyla bugüne kadar USOlar hakkinda hazirlanmis ilk ve tek ciddi ingilizce UFO kitabini yayinlamayi basarmistir. Bu kitap, USO gizemini enine boyuna ele alarak islemis, hem efsanelerden hem de geçmis yüzyillardan gelen USO gözlemlerini ayrintili biçimde ele almistir. Fakat Ivan T. Sanderson, USOlarin denizaltinda evrimlesen dünya kökenli bir denizalti uygarligina ait araçlar oldugunu iddia etmistir. Buna karsilik yine ayni yillarda, ünlü UFO arastirmacilarindan olan kari-koca Coral Lorenzen ve Jim Lorenzen, USOlarin, Dünyadisi canlilara ait araçlar oldugunu söylemisler ve Uzaylilarin denizaltinda kurduklari "UFO Üsleri" araciligiyla sualtinda bolca bulunan bazi mineralleri ya da madenleri kendi gezegenlerineg*türdüklerini öne sürmüslerdir. Yine, 1970'li yillarda ünlü UFO arastirmacisi Antonio Ribera, özellikle ispanya ve Arjantin'deki denizalti UFO üsleri ile ilgili degerli ve ayrintili çalismalar yapmistir. USO gizemi ile yakindan ilgilenen diger önemli UFOloglar sunlardir; Gordon Creighton, Leonard Stringfield, John Keel, Manson Valentine, Fabio Zerpa, Charles Berlitz, Hugh Cochrane ve John Spencer ve digerleri. Son yillarda USO konusu ile detayli olarak ilgilen UFO arastirmacilari ise sunlardir: Porto Riko asilli A.B.D. vatandaslari olan Virgilio Sanchez-Ojeco ve Jorge Martin, Kanadali Jennifer Jarvis, A.B.D.li Larry Hatch ve Arjantinli Scott Corrales. Bunun yaninda William R. Corliss'in (1982, 1986, Science Frontiers - Internet Online), Janet Bord ve Colin Bord'un (1989) ve Timothy Good'un (1988, 1991, 1993, 1997 ve1998) ilginç çalismalari da USOlar konusunda basvuru kaynagi olarak kullanilabilir. Türkiye'de ise, özellikle 1980'li yillarda ünlü UFOlojist Haluk Egemen Sarikaya ve italyan asilli Türk UFO arastirmacisi olan Giovanni Scognamillo yapmis olduklari ilginç çalismalarla, USO olayini Türkiye'ye tanitmakla kalmamislar, ayrica ülkemizdeki USO raporlarinin derlenmesine de çok yardimci olmuslardir. Bu baglamda, Sarikaya'nin "USO-Oint" adli Türkçe UFO kitabi ve Scognamillo'nun, zamanin magazin dergilerinden olan "Ses"te yayinlanan "UFOlardan USOlara I-V" adli yazi dizisi son derece yararli olmustur.

USO Hakkinda Kitaplar Var mi?

USOlar hakkinda yazilmis kitap sayisi, neredeyse yok denecek kadar azdir. Gerçi literatürde, bu konuya uzun uzadiya deginmis olan bazi UFO kitaplari da vardir. Ama, salt USOlar üzerine yazilmis kitaplari görmek pek mümkün olmamaktadir. USOlar hakkinda yazilmis yegane ingilizce kitabin, Ivan Terence Sanderson'un Invisible Residents (Görünmez Konuklar) adli eseri oldugunu biliyoruz sadece. Bir de Sanchez-Ojeco ile Wendelle Stevens'in (1982) ortaklasa yazdiklari UFO Contact from Undersea adli baska bir ingilizce çalisma da mevcuttur ama bu kitap, temas (contactee) olaylarini içerdigi için inandiriciliktan uzak görünmektedir. Türkçe USO kitabi olarak ise, sadece Haluk Egemen Sarikaya ve arkadaslarinin (1979) yazdigi USO-Oint: Denizalti Uygarligi adli bir eser vardir. Janet Bord ve Colin Bord'un (1989) Unexplained Mysteries of the 20th Century ya da Timothy Good'un (1998) Alien Base adli eserleri ciddi USO basvuru kaynaklari arasinda gösterilebilir. Bazi eski UFO kitaplari da USO olgusunu dolayli yollardan ele almistir (Berlitz, 1974; BUFORA,1976; Burt, 1970; Cochrane, 1980; Condon, 1969; Corliss, 1982 ve 1986; Daniken, 1982; Daniken, 1983; Daniken, 1989; Devereux, 1982; Edwards, 1966; Gaddis, 1965; Hervey, 1975; Keyhoe, 1973; Leslie & Adamski, 1978; Lore & Denault, 1969; Lorenzen & Lorenzen, 1967; Lorenzen & Lorenzen, 1968; Lorenzen & Lorenzen, 1969; Moseley, 1967; Sachs, 1981; Sanchez-Ojeco & Stevens, 1982; Spencer & Evans, 1988; Steiger, 1973; Stringfield, 1977; Tacker, 1960; Vallee, 1965; Wright, 1968). Son yillarda yayinlanan bazi ingilizce eserlerde de USO olgusuna deginilmistir (Beckley, 1992; Bianchini, 1996; Bonwick & Jonathan, 1986; Clark, 1993 ve 1998; Downes & Wright, 1999; Haines, 1994; Hausdorf, 1998; Hill, 1995; Ledger, 1998; Miller, 1998; Moore, 1995; Pratt, 1996; Randle, 1995 ve 1997; Spaeth, 1998; Spencer, 1991; Stonehill, 1998; Stonehouse, 1997; Vallee, 1990). Ayrica internetten de USOlar hakkinda birtakim bilgiler elde edilebilir (Blue Book Unknowns Internet - Online; Condon UFO Report Internet - Online; Corliss Journal of Science Frontiers Internet - Online; Fort's Book of Lo! Internet - Online; Fort's Book of New Lands Internet - Online; Fort's Book of The Book of Damned Internet - Online; Frequently Asked Questions of UFOs Internet - Online; UFO Encyclopedia Internet - Online; Vallee's Passport to Magonia Database Internet - Online). Ya da piyasa da satilan ingilizce UFO cd-rom veya bilgisayar disketleri USOlarla ilgili bilgiler içerebilirler (Hatch U Database UFO Cd-Rom; UFO Anthology Volume - 1 Cd-Rom; UFOIRC UFO Info Discette). USO konusunda yardimci olabilecek bazi Türkçe UFO kaynaklari da vardir elbette (Adamski, 1999; Avedisyan, ?; Basaran & ince, 1998; Bike, ?; Bilinmeyen Ansiklopedisi, Cilt 1-10; Bilinmeyen Ansiklopedisi, Fasikül iç Kapaklari; Bilyay Vakfi, 1999; Ergüven, 1998; Hough & Randles, 1995; Ostrander & Schroeder, 1979; Planet Dergisi, Cilt 1-3; Randles, 1995; Ruh ve Madde Dergisi, Cilt 18, 21, 27, 28; Salt, 1984; Sarikaya, 1979, 1980, 1982a, 1982b ve 1985; Scognamillo, 1982a, 1982b, ?; Tokatli, 1986; Winer, 1979; Yurdözü, 1993 ve 1999). Bunlarin disinda kalan diger kaynaklar da USO arastirmasina katkida bulunabilir (Çesitli Gazete Haberleri; Çesitli internet Makaleleri; Çesitli Kisisel Dosyalari; Çesitli Özel Notlar).

USO Hakkinda Makale Yayinlayan Dergiler Var mi?

Evet, birçok UFO dergisinde USOlarla ilgili bagimsiz makalelere rastlamak mümkündür. Bu konuda arastirma yaparken özellikle eski sayilar üzerinde yogunlasmak önemli görünmektedir. Artik yayinlanmayan dergilerden Argosy, Pursuit, Proteus Journal, Spaceview, INFO Journal, APRO Bulletin, The UFO Investigator, CSI Newsletter, The Marine Observer, Notice To Mariners, UFO Review'nun bazi sayilari bu anlamda çok yararli olabilir. Yine, günümüzde halen yayinlanmakta olan UFO dergilerinden Flying Saucer Review, MUFON UFO Journal, Fate, UK UFO Magazine, AFU Newsletter, Atlantis Rising, UFO*BC Magazine, Australian UFO Reporter'in eski ve yeni sayilari USO makaleleri içermektedir.

USO Raporlari Kaç Gruba Ayrilir?

Daha önce de belirtildigi gibi USOlar için henüz bir siniflandirma sistemi yapilmamistir. Yani, USOlar bir anlamda ihmal edilmistir. Fakat, USO gözlem raporlari yine de belli basli gruplara ayrilabilir (daha ayrintili bilgi için lütfen ilgili makalelere bakiniz). Örnegin;

1. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Suya dalan UFOlari, sudan gökyüzüne dogru yükselen UFOlari, suda yüzen UFOlari, sualtinda ilerleyen UFOlari ya da yukarida belirtilen eylemlerin en az ikisini ya da daha fazlasini birden içeren "çogul ya da kompleks" gözlemleri (örnegin, UFOnun önce denize dalip, bir süre su içinde yol aldiktan sonra tekrar yukariya çikmasi gibi - en az 3 eylem vardir bu örnekten de anlasilacagi üzere) veya suyla bir sekilde ilgilenen UFOlari tanimlar (örnegin, denize metalik bir boru uzatarak su alan UFOlar gibi).

2. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Sonarda ya da radarda tespit edilen USOlar, çevre üzerinde etki içeren raporlar, etrafta kanit birakan USO gözlemleri, fotograf ya da video filmi içeren USO olaylari veya açiklanamayan balina ve yunus ameliyatlari ya da USOlojik fenomenler (denizde aniden yükselen su sütunlari gibi) bu gruba sokulabilir.

3. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Çok yakindan USO veya gizemli balikadam (kurbaga adam, Uzayli dalgiçlar) veyahut her ikisinin de birlikte gözlendigi (yani hem USOnun hem de Uzaylilarin beraber rapor edildigi) olaylari içerir.

4. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Kaçirilma olaylarini içerir (fiziksel ya da ruhsal kaçirilma olaylari öngörülmektedir ama bu tür olaylarin çogunlukla düzmece olduguna dikkat edilmelidir).

5. Türden USO Yakin Karsilasmalari: Temas olaylarini içerir (fiziksel ya da fiziksel olmayan temas olaylari amaçlanmaktadir ama bu tür olaylarin çogunlukla düzmece oldugu bilinmelidir).

USO Taniklari Kimlerdir?

Herkes USO gözlemi yapabilir; kiyilarda oturan insanlar, kiyida çalisan isçiler, balikçilar, dalgiçlar, askeri denizalti, gemi veya uçak mürettebati, sivil denizciler, yolcular ve hatta astronotlar bile.

USOlar Sonarlarla ya da Radarlarla Tespit Edilebilir mi?

Hem Evet hem de Hayir. Çünkü bazi olaylarda, denizaltinda olaganüstü hizlarla hareket edip tuhaf manevralar yapan USOlar sonarlar araciligiyla tespit edilmis olsa da, bazi gözlem raporlarinda USOlarin radarlara yakalanmayabilecegi gerçegi ortaya çikmaktadir. UFO literatüründe, sonarli USO raporlari lehinde ya da aleyhinde pek çok örneklere rastlamak mümkündür (bu konu ileride daha ayrintili olarak ele alinacaktir).

USO Fotograflari ya da Videolari Çekildi mi?

Evet, nadiren de olsa USOlarin fotograflarinin ve video filmlerinin çekildigi bilinmektedir. Örnegin, Kanada'nin Ontario yöresinde ORB adi verilen bazi isikli cisimlerin yakinlardaki göles*ks*k girip çiktiklarini gösteren hem fotograflar hem de video kayitlari vardir. Bunun disinda, özellikle ispanya ve Porto Riko civarinda gözlenen USOlarin renkli ya da siyah-beyaz fotograflari elde edilmistir.

USO Dünya Teknolojisi Mümkün mü?

Hayir, pek mümkün gibi görünmemektedir. Çünkü, yakin geçmiste bu alanda yapilan çalismalar hep basarisizlikla sonuçlanmistir. Ama, her zaman için süper devletlerin USO benzeri olaganüstü araçlari gelistirmis olmalari olasiligini göz ardi edemeyiz. Belki, su anda A.B.D.'nin ya da Rusya'nin USO türü araçlari vardir. Fakat, elimizde bunun dogrulugunu ispatlayacak herhangi bir delil yoktur. Kaldi ki, bu konuda asilmasi oldukça güç bazi Teknolojik Problemler vardir ve salt bu nedenle insanoglu henüz okyanuslarin en derin yerlerine inememektedir. Örnegin, büyük su kütlelerinin yol açtigi Korkunç Basinç yüzünden, bir noktadan sonra en saglam metalik denizalti araçlari bile yumurta kabugu gibi ezilip parçalanmaktadir. Ayrica, USOlarin yaptigi gibi aniden suya dalis ya da sudan çikis, Vurgun adi verilen tehlikeden ötürü, araç içindeki personel (ya da insanlar) için ölümcül olabilir. Yani, en derin sulardan gökyüzüne dogru aniden firlayan USOnun içindeki insan ya da canli (bildigimiz canlilar ima edilmektedir, yoksa Uzaylilarin çok daha farkli bir fizyolojiye ya da teknige sahip oldugu düsünülebilir pekala). Yani, yüksek basinçtan normal basinca geçis, ani ve siddetliyse insan bu yüzden ölebilir. Çünkü, basincin etkisiyle kanda erimis olan gazlar, özellikle de azot (nitrojen), kanda serbest hale geçerek damarlarda (agirlikli olarak kilcal damarlarda) gaz kabarciklari meydana getirir; sonuçta, bu gaz kabarciklari damarlari tikaya-ak kanin dolasmasini engelleyebilir. Bu vurgun olayi, derinlerden su yüzüne hizla çikan dalgiçlarda veya deniz hayvanlarinda bile görülebilir. Gerçekten de, vurgun tehlikesi en azindan insanoglu için USOlarin icadin karsisinda çok büyük bir engel teskil etmektedir. Fakat Uzaylilar bu sorunu çoktan çözmüs olabilirler. Yani, Dünyadisi zekaya sahip varliklar, suyun altindaki korkunç basinca kolaylikla karsi koyabilen bir tür teknoloji gelistirmis olabilir. Bir anlamda, Uzaylilar, USOnun dis yüzeyinin basincini dengede tutan ya da bir sekilde bu basinci hafifleten bir sistemi icat etmislerdir. Ya da Uzaylilar insanoglundan çok daha farkli bir anatomiye sahip olabilirler; yani, yüksek basinçtan fizyolojik olarak etkilenmeyebilirler. Veya, Uzaylilar sahip olduklari üstün teknoloji yardimiyla, tipki dis basinci kontrol ettikleri gibi, USO aracinin iç basincini da bir sekilde dengede tutuyor olabilirler. Ayrica, USO raporlarindan görüldügü kadariyla, bu araçlar denizaltinda ya da deniz üstünde çok büyük hizlarla hareket etmektedirler. Ama insan yapisi araçlar, sudaki sürtünme kuvvetinden dolayi, hem deniz yüzeyinde hem de denizaltinda, çok hizli olarak hareket edememektedirler. iste, bu tür sorunlarin halledilmesi için belki yüzyillarin geçmesini beklemek gerekecektir. Buna karsilik, yapilan USO gözlemlerinden de anlasilacagi üzere, Uzaylilar sanki bu tür sorunlari çözmüs olarak görünmektedir. Hiç süphesiz, USO benzeri araçlarin gelistirilmesi insanogluna savaslarda Stratejik Avantaj saglamakla kalmayacak, bunun yaninda gezegenler arasi kesif yolculuklarinda (Galaktik veya inter-Galaktik Yolculuklarda) Yardimci Bilgi Sondasi hizmeti saglayacaktir.

USOlarla ilgili Efsaneler Var mi?

Hem de çok sayida. Hemen hemen dünyanin her yerinden UFOlarla ya da USOlarla ilgili olarak derlenen USO efsanelerine rastlanmaktadir hiç süphesiz. Örnegin, eski Hindistan'in Ramayana ve Mahabharata adli destanlarinda Sualtinda Gidebilen Vimanalar'dan bahsedilmektedir. Ayrica, eski bir Hint efsanesinde, Hint Okyanusu'ndan çikip gelen ve Tanri Visnu ile birlesen bir baska Tanrinin varligindan söz edilmistir. Yine, bazi efsanelere göre Sümerlilerin Tanrisi Ohannes (Oannes ya da EA-Ohannes) denizden Eridu sahillerine çikmistir (Ergüven, 1998; Bilyay, 1999). Zaten, Ohannes kelimesinin kökü olan Oasi de Sudan Çikip Gelen demektir. Bunun yani sira, Sümer uygarliginin kurucularindan oldugu söylenen baska bir Tanrinin adi da Balikçi Akpallus olarak aniliyordu (Bilyay, 1999). Yine, Misir Tanrisi RA (Günes Tanrisi) metalik yumurtaya benzer bir aracin yardimiyla Akdeniz'in derin sularindan gelmistir. Afrika'da yasayan Dogon kabilesi, Tanrilari Nommo'nun (Nummo) balik biçimli bir uzay araciyla Debo Gölü'ne indigini, dünyada kaldigi süre boyunca hep suyun altindaki evinde yasadigini ve daha sonra da, araciyla birlikte gökyüzüne yükselip, uzaklara gittigine inanirlar (Salt, 1984). Tipki Maya Tanrisi Quetzalcoatl'in (Kukulcan ya da Kulkulcan) Atlantik Okyanusu'na uzay araci ile inip, belli bir süre orada yasadiktan sonra tekrar geldigi gezegene döndügü gibi (Sachs, 1981). Yine, efsanelere göre, Meksika civarindaki Titikaka Gölü'ne inkalarin Tanrisi Virakosa'nin (Viracocha) indigi söylenir. O da, insanlara medeniyeti ögrettikten sonra geldigi yere döner. Amerika'nin yerlilerinden olan Ojibwa Kizilderilileri, atalarinin Uçandaireye benzer bir araçla denizin derinliklerinden yüzeye çiktiklarina inanirlar. Bermuda ve civarinda yasayan yerliler, özellikle Porto Rikolular, eski zamanlarda hem deniz üstünde hem de denizaltinda rahatça hareket eden metalik görünümlü Yesil Ates Kuslari'ndan bahsetmektedirler. Bugün bile, Bermuda Þeytan Üçgeni bölgesinde filolar halinde denize girip çikan yesil isikli cisimler (yani USOlar) rapor edilmektedir. Benzer bir sekilde, eski Küba efsanelerine göre Denizalti Metalik Hayvanlari (Underwater Metalic Animals) vardir. Uzakdoguda da buna benzer bazi USO efsaneleri mevcuttur. Örnegin, Eski Japonya'da Kappa adi verilen son derece çirkin görünümlü, hatta, baliga benzer yaratiklarin nehirlerde ve batakliklarda yasadigina inanilirdi. Daha da ilginci, bu yaratiklar suyun yüzeyinde seyretmekte olan kabuklarinda (ya da Yüzen Araçlarinda = Floating Shells) yasarlardi; rahatsiz edildiklerinde ise bu araçlar ya da kabuklar, içindeki Kappalarla birlikte inanilmaz bir hizla gökyüzüne dogru yükselirler ve göz açip kapayincaya kadar geçen kisacik bir sürede gözden kaybolurlardi. Yeni Zelanda civarinda yasayan Polinezyalilar ise, denizden üç büyük kayikla birlikte gelen Tanrilari Wakea'ya inanirlardi. Ayrica, UFO daha yakin tarihli literatüründe de, USO türü gözlem raporlarina rastlanmaktadir (Beckley, 1992). Örnegin, 12. yüzyilda, uzak denizlere açilan bazi gemiciler, kendilerini günlerce izleyen, geceleyin millerce büyüklükte alanlari gündüz gibi aydinlatan, bazen isikli daireler seklinde bazen de beyaz bir balina biçiminde olan, hem deniz yüzeyinde seyreden hem de denizaltinda korkunç hizlarda hareket eden tuhaf araçlardan bahsetmislerdir. Bu gibi örnekleri çogaltmak her zaman için mümkündür (ileride daha ayrintili olarak ele alinacaktir).

USOlarla ilgili Dini Hikayeler Var mi?

Evet, bazi UFO arastirmacilarina göre, Hiristiyanlar'in dini kitabi olan incil'de bu tür olaylardan bahsedilmektedir. Örnegin, onlara göre, Yunus Peygamberin Balina Tarafindan Yutulmasi Olayi, aslinda günümüz denizaltilarina çok benzeyen bir Anagemi USO tarafindan gerçeklestirilen bir kaçirilma olayinin simgesel bir anlatimidir sadece. Yine, incil'de adi geçen ve Leviathan diye adlandirilan denizalti canavarinin ayrintili tanimi, aslinda denizlerimizdes*kça gözlenen Isikli Tekerlekler'e (Lightwheels) sasirtici derecede benzemektedir. Bunun yani sira, Japon Budist Rahipler, sudan çikip gelen bazi isikli cisimlerin, tapinaklarin hemen üzerinde asili kaldiklarini iddia etmisler ve bu tür isik olaylarina Ejder Feneri adini takmislardir. Budistler, bu olayi kutsal bir armagan olarak kabul ederler.

USOlarla Batik Atlantis Uygarligi Arasinda iliski Var mi?

Kimilerine göre bu sorunun cevabi Evet, kimilerine göre ise Hayirdir. Çünkü, bazi Atlantis arastirmacilari, özellikle Atlantik Okyanusu'nda gözlenen (Bermuda ve Karayipler civarinda) USOlarin, bugün hayatta olan Atlantislilerin denizalti araçlari olduguna inanmaktadirlar. Fakat, bu iddianin hiçbir somut dayanagi yoktur.

USOlarin Etkileri Var mi?

Evet, bazen. Eldeki gözlem raporlarina göre, USOlar hem denizde, hem insan üzerinde, hem hayvanlar üzerinde ve hem de insan yapisi araçlar üzerinde olumsuz etkilere sebep olabilir. Örnegin, bazi balina ve yunuslarin ameliyat edilmis biçimde kiyilara vurmalari, bazi arastirmacilar tarafindan USOlarin varligina baglanmaktadir. Ayrica, USOlarin yakinlarda bulunan gemilerin pusulalari ya da oradaki insanlarin saatleri vb. üzerinde bazi elektro-manyetik etkilere neden oldugu rapor edilmistir.

USOlarin Kanitlari Var mi?

Evet, zaman zaman. Örnegin, USOlarin fotograflari, filmleri ya da videolari çekilebilmektedir. USOlar bazen sonarda ya da radarda tespit edilebilmektedir. Ayrica, bazi durumlarda, USOlar çevre üzerinde birtakim etkiler yapabilmektedir. USOlojik Fenomenler adi verilen ilginç olaylar da USOlarin varligina bir delil olarak kabul edilebilir, örnegin; denizlerde gözlenen Beyaz Su (White Water ya da Milky Sea) gibi. Bundan baska, mitolojide USOlarla ilgili olarak üretilen pek çok benzer efsaneye rastliyoruz (RA, Nummo veya Ohannes). Ayrica, Kolombiya'da ortaya çikarilan Altin Uçak Heykelcigi'nin, hem havada hem de suyun içinde gidebilecek bir yapiya sahip oldugu öne sürülmüstür.

USO Teorileri Nelerdir?

Onlarca USO Teorisi vardir. En mantiklisi, Dünyadisi Zeka Teorisi (Extraterrestrial Intelligence Theory) olarak kabul edilebilir. Yani, bu teoriye göre dünyamizin bazi okyanuslarinin, denizlerinin, göllerinin ya da nehirlerinin altinda Uzaylilara ait bazi üsler olabilir (Denizalti UFO Teorisi = Submarine UFO Theory). Üstelik bazi UFOloglar, suyun dogal yapisinin aslinda boyutlar arasi seyahate çok uygun oldugunu düsünmektedirler. Yüksek bilginin ve teknigin yardimiyla, su içinde yaratilan bir Solucan Deligi (Worm Hole) ile, Uzaylilar hem Zamanda Yolculuk (Time Voyage) hem de Boyutlar Arasinda Yolculuk (Dimensional Voyage) yapabilirler. Tabii, bunun yaninda ISO adi verilen Tanimlanabilen Denizalti Cisimleri (Identified Submarine Objects) bir diger önemli ve açiklayici teoridir. Yani, bazi kosullar altinda, insanlarin hataya düserek normal bir olayi olaganüstü olarak algilamasi ve yanilmasi çok mümkündür. Örnegin, teknenin altindan geçip giden devasa oval kütle bir Balina'ya (Whale) ait olabilir. Bunlarin disinda, belki de gizli olarak yürütülen bazi askeri ya da özel projelerin sonucunda gelistirilmis olan araçlar tamamen olasilik disi birakilmamalidir; literatürde bu kurama Dünya Yapisi Araçlar Teorisi (Man-Made Objects Theory) adi verilmistir. Hatta, günümüzde artik daha da gelismis olan teknoloji yardimiyla Uzaktan Kumandali Denizalti Araçlari (Remothly Operated Underwater Vehicles) yapilabilmektedir. Kimi UFOlojistler ise, Nazi Denizalti Teorisi (Nazi Submarine Theory) dogrultusunda, Nazilerin USO ve UFO türü araçlar gelistirdiklerini ileri sürmüslerdir. Ayrica, denizlere girip çikarken gözlenen isikli nesneler, Deprem Isiklari (Earthquake Lights) ya da Top Yildirim (Ball Lightning) olabilir pekala. Bir diger ilginç kuram da Wallace Minto'nun Sonoilüminesans Teorisi'dir (Sonoilluminesance Theory). Buna göre, denizlerdeki balinalarin ve yunuslarin kendi aralarinda haberlesmek için kullandiklari ses dalgalari, bir sekilde enerjiye dönüsmektedir; bu da su içinde bazi isikli fenomenlere neden olmaktadir. Veya geceleyin denizaltinda ve deniz yüzeyinde hareket eden isikli tuhaf cisimler aslinda Isik Yayan Denizalti Canlilari (Glowing Sea Organisms) olabilir (örnegin, Cypridina Noctiluca gibi). Kimilerine göre ise, denizaltinda gözlenen garip ve parlak nesneler aslinda denizlerde Bogularak Ölen insanlarin Hayaletleri'dir (Underwater Ghosts Theory). Digerleri ise bu isiklarin aslinda Kizilderili Kutsal Ruhlari'na (Indian Holy Spirits) ait oldugunu iddia etmektedirler. Yine, bazi UFO arastirmacilarina göre, USOlar hem Denizalti Þimsekleri (Underwater Lightnings), hem Denizalti Bulutlari (Underwater Clouds) hem de denizaltinda dolasan bir tür Manyetik Alan (Magnetic Field) olabilir. Hatta, bazi kimseler, bu garip cisimlerinin aslinda denizlerde yasayan fakat o güne kadar varligi tam olarak kanitlanamamis Deniz ya da Göl Canavarlari (Sea or Lake Monsters) olabilecegini öne sürmektedirler. Bir grup UFOlog ise, Atlantis Teorisi'ne uygun olarak, USOlarin aslinda denizaltinda halen aktif olan Atlantis veya Lemurya (Atlantis Theory) gibi eski uygarliklara ait olabilecegini iddia etmektedirler. Diger UFO arastirmacilari, deniz altinda evrimlesmis ve insandan çok daha zeki bir irkin olabileceginden bahsederler. Hatta Ivan T. Sanderson (1970) bu varliklara OINT adini vermistir. Bu kurama kisaca Denizalti Uygarligi Teorisi (Submarine Civilization Theory) adi verilir. Ayrica, John Keel'in Paranormal Teorisi'ne (Paranormal Theory) göre, dünyamiza baska bir boyuttan geldigi söylenen Boyutlar Arasi Varliklar (Ultraterrestrials), dünya denizlerine ve gökyüzüne hakim olabilmek için USOlari ve UFOlari kullanmaktadirlar. Bir baska teoriye göre, USOlar aslinda dünyamiza uzaydan gelen ve buradaki sartlara uyum saglamis Uzay Hayvanlari'dir (Space Animals). Örnegin, son yillarda UFO literatüründes*kça tartisilan Çubuk UFOlar (Rod UFOs) adi geçen uzay hayvanlarinin bir kanitidir belki de. Çünkü, bu Çubuk UFO adi verilen nesnelerins*ks*k denizlere girip çiktigi, hatta fotograf ve video filmlerinin bile çekildigi öne sürülmektedir. Bu teoriye çok benzeyen baska bir kuram daha vardir (Shoemaker in Moore, 1995). Adi da, Carpenter Teorisi'dir (The Carpenter Theory). Buna göre, denizlerde gözlenen isikli garip cisimler Dünya-Kökenli Bilinmeyen Deniz Hayvanlari'dir (Earth-Based Unknown Sea Animals) aslinda. (USO teorileri hakkinda daha fazla bilgi için lütfen ilgili makaleye bakiniz).

USO Raporlarinin Belli Bir Yüzdesi ISOlarla Açiklanabilir mi?

Evet, elbette. Tipki UFO raporlarinda oldugu gibi, toplam USO gözlemlerinin % 90'inin belki de mantikli bir açiklamasi vardir. Fakat, bu tür açiklamalari kanitlamak için USO raporlarinin çok iyi analiz edilmesi gereklidir. Fakat, bunu basarabilmek için de arastirmacilarin elinde dogru bilginin olmasi gereklidir. Bunun disinda, geriye kalan % 10'luk paya sahip olan açiklanamayan USO raporlarinin kesinlikle önyargidan bagimsiz bir sekilde ele alinmasi ve çok dikkatli biçimde degerlendirilmesi gerekir.

USOlarla Isik Yayan Deniz Canlilari Arasinda Benzerlik Var mi?

Evet, kesinlikle. Deniz biyologlari, denizlerde yasayan bazi tür bitki ve hayvanlarin fosforlu isik saçtiklarini söylemektedirler. Bu tür fenomenler özellikle tropikal denizlerde çok dahas*k görülmektedir. Çünkü, bu tip denizlerde, dalgalarin en ufak bir hareketiyle uyarildiklarinda isik saçmaya baslayan bazi tür tek hücreli planktonlar bulunmaktadir. Ayrica, Cypridina Noctiluca adi verilen bir diger tek hücreli yaratik, eger üzerine isik tutulursa, buna tepki olarak suyun içine bir tür isikli buhar ya da bulut birakmaktadir. Fosforlu isik yayan deniz canlilari, hem deniz yüzeyinde hem de derin okyanus diplerinde yasayabilmektedirler. Fakat, isik yayan deniz canlilari tüm USO raporlarini açiklamamaktadir. Çünkü, USO gözlemleri salt denizlerde gözlenen isiklardan olusmamakta, bunun yaninda hiç isik çikarmayan ya da koyu renkli veya metalik yüzeyli denizalti araçlari da rapor edilmektedir. Kaldi ki, USOlarin büyük bir kismi salt denizaltinda degil, aksine suya girerken ya da sudan gökyüzüne dogru firlarken gözlenmektedir. Yani, USO faaliyetlerinin büyük bir kismi, hidrosferin yaninda atmosferi de kapsar.

USOlarla Dogadaki Canlilar Arasinda Benzerlik Var mi?

Evet vardir. Örnegin, Uçan Balik (Flying Fish) neredeyse USO benzeri bir özellik göstermektedir. Yani, hem denizde yüzebilmekte hem de belirli bir süre için havada uçabilmektedir. Ayrica, bazi tür deniz kuslarinda (örnegin, martilarinda gibi) USOya benzer eylemlerin açikça sergilendigi görülmektedir. Bu kuslar denize daldiktan sonra, kanatlarini tipki bir yüzgeç gibi kullanarak adeta deniz içinde yüzerler ve balik avladiktan sonra da denizden çikarak uçarlar.

Sualti UFO Üsleri Var mi?

Evet, kimi UFOloglar böyle bir olasiliktan bahsetmektedirler. Onlara göre, bazi okyanuslarin, denizlerin, göllerin ya da nehirlerin altinda Uzaylilarin Uçandaire Üsleri olabilir pekala. Özellikle, belirli bir yerde ve belirli bir zaman diliminde USO gözlemlerinins*klasmasi dogal olarak bu tür yorumlara neden olmaktadir. Örnegin, Porto Riko'daki Laguna Cartagena'nin (yani Cartagena Gölü) altinda gizli bir UFO üssü oldugu ileri sürülmektedir. Peru'da bulunan Chequerec Gölü'ne, son yüzyilda o kadars*k UFO girip çikmistir ki, sonunda yöre halki buraya UFO Gölü adini takmistir. Yine, Peru ile Bolivya sinirlari arasinda yer alan Titikaka Gölü'ne birçok USOnun daldigi rapor edilmistir. Türkiye'de de Ceyhan Gölü'nde bu tür olaylarin meydana geldigi söylenmektedir. Ayrica bazi Türk UFOloglar, hem Marmara Denizi'nin altinda, hem de Ege Denizi'nin altinda birtakim UFO üsleri oldugunu tahmin etmektedirler.

USO Popüler Üçgen Bölgeleri Var mi?

Evet, neredeyse dünyanin her tarafinda USOlarins*ks*k girip çiktiklari Üçgen UFO Zonlari olarak da adlandirilan bölgeler bulunmaktadir. Örnegin; Türkiye'de Marmara UFO Üçgeni, Ege UFO Üçgeni, Van Gölü ve Ceyhan Baraj Gölü, Avustralya'da Bass Bogazi UFO Üçgeni, ingiltere'de Kent UFO Üçgeni ya da Güney Devonshire UFO Üçgeni, A.B.D ve Kanada arasindaki Büyük Göller UFO Üçgeni, yine A.B.D.'nin Florida eyaleti açiklarinda Tampa Ölüm Üçgeni, Bermuda Þeytan Üçgeni ve Karayipler Denizi, Japonya'da Ejder Üçgeni, ispanya'da Mallorca, Ballearic Adalar civari, Kanarya Adalari civari, Vedra ve ibiza Adalari gibi.

USO Görülen Cografik Mekanlar Neresidir?

Hemen hemen su olan her yerde USO raporlarina rastlamak mümkündür. Örnegin, okyanuslar, denizler, göller, göletler, nehirler, irmaklar, dereler gibi (daha ayrintili bilgi için lütfen ilgili makaleye bakiniz).

USO Ülkemizde Görülür mü?

Evet, zaman zaman. Ülkemizde, özellikle Marmara Denizi, Ege Denizi, Karadeniz, Akdeniz, Ceyhan Gölü, Van Gölü, bazi nehirler ve birtakim batakliklar USOlar açisindan oldukça aktif bölgeler olarak kabul edilmektedir.

USOlarla Bermuda Þeytan Üçgeni iliskili mi?

Evet, sanki iliskili olarak görülmektedir. Bermuda civarinda birçok UFO ve USO gözlemi yapilmistir. Hatta, bu aktivite o kadar yogundur ki, kimi UFO arastirmacilari Bermuda Þeytan Üçgeni civarinda bir denizalti UFO üssü oldugunu ileri sürmektedirler. Diger UFOlojistler ise, Bermuda yöresinin aslinda dünya deprem kusaginda yer aldigini ves*ks*k sismik hareketlere maruz kaldigini iddia ederler. Dolayisiyla, onlara göre Bermuda civarinda görülen isikli nesneler aslinda Deprem Isiklari ya da Sismik Isiklar'dir. Ayrica, bu bölgede birtakim manyetik sapmalar meydana gelmektedir (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlarla Japon Ejder Üçgeni iliskili mi?

 Evet, öyle oldugu iddia edilmektedir. Yani, Bermuda Þeytan Üçgeni için söylenilen hersey aynen Japon Ejder Üçgeni için geçerlidir. Burada da çok sayida USO gözlemi yapilmaktadir ve tipki Bermuda yöresi gibi, burasi da dünya deprem kusagi üzerinde bulunmakta ve birtakim manyetik anomaliklere yol açmaktadir (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlarla Modern UFO Olaylari Arasinda iliski Var mi?

Evet, var gibi görünmektedir. Örnegin, Orb Fenomeni ya da Çubuk UFOlar (Rod UFOs) sulara dalip, çikarken görülmektedirler.

USOlarla Klasik UFO olaylari Arasinda iliski Var mi?

Evet, böyle bir iliskinin varoldugu söylenebilir aslinda. Örnegin, UFO literatüründe oldukça iyi bilinen Linda Cortile Kaçirilma Olayi'nda, Uzaylilarca kaçirilan tanigin binmis oldugu Uçandairenin, New York yakinlarindaki bir nehre dalis yaptigi bazi bagimsiz taniklar tarafindan da dogrulanmistir. Ünlü Shaq Harbour UFO Kazasi Olayi, belki de tipik bir USO olayindan ibaretti. Ayrica, geçmis yillarda isveç göllerine düsen ünlü Hayalet Roketler (Ghost Rockets) de bu kategoriye sokulabilir (Spencer & Evans, 1988).

USOlarla Gizemli Denizalti Yapilari Arasinda iliski Var mi?

Evet, bazi UFO arastirmacilari, gizemli denizalti yapilari ile USOlar arasinda bir baglantinin olabileceginden bahsetmektedirler. Örnegin, Saydam Denizalti Kubbeleri ya da Denizalti Piramitleri veya Denizalti Antenimsi Yapilari bunlarin arasinda sayilabilir.

USOlarla Gizemli Balikadamlar Arasinda iliski Var mi?

 Evet, bazen USOlarin yaninda Balikadam giysilerine sahip olan bazi garip yaratiklarin gözlendigi bilinmektedir. Bunun ilginç örnekleri UFO literatüründe vardir (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlar Buzluk Alanlarda Görülebilir mi?

Evet, hem de çok fazla. Çok sayida Uçandairenin, buzlari kirarak gökyüzüne yükseldikleri ya da tam tersi, gökten buzlara dogru pike yaparak onu parçaladiklari iddia edilmistir. Hatta, bir olayda, tuhaf yapili bir USOnun nehir üzerindeki buzlari kirarak ilerledigi görülmüstür (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlarla Depremler Arasinda iliski Var mi?

Evet, Kurt Kalle'nin 1960li yillardan yaptigi arastirmalar böyle bir iliskinin var oldugunu düsündürmektedir. Gerçi Kalle'nin çalismalari siddetli elestiriler almistir. Son yillarda elde edilen veriler onun bu tezini destekler niteliktedir. Ayrica, birtakim laboratuar deneyleri deprem isiklarinin sularda da olusabilecegini ortaya koymustur (Devereux, 1982; Kurtulus, 1999).

USOlarla Balina ve Yunus Ameliyatlari Arasinda iliski Var mi?

Evet, kimi UFO arastirmacilari böyle bir olasiliktan bahsetmektedir (Downes & Jonathan, 1999). Özellikle ingiltere ve iskoçya Kiyilari'nda, baslari kesilmis balinalara ve tuhaf yunus ölülerine rastlanmaktadir (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlarla Diger ilginç UFOlojik Olaylar Arasinda iliski Var mi?

Evet, oldukça iliskilidir. Örnegin, bazi USOlarin yaninda Siyah Helikopterler'in (Black Helicopters) oldugu görülmüstür. Bazi USOlardan Melek Saçi (Angel Hair) adi verilen bir tür ipliksi maddenin düstügü rapor edilmistir (ileride daha ayrintili sekilde ele alinacaktir).

USOlarla Bilim-Kurgu Filmleri Arasinda iliski Var mi?

Evet, USOlarla ilgili olarak birtakim bilim-kurgu filmleri ya da dizileri çekilmistir yakin geçmiste. Bunlardan bazilari söyledir: The Abyss, The Sphere, Sub-Smash gibi. Ayrica, UFO adli ingiliz yapimi bir dizide ve Okyanus Kizi adli TV serilerinde USO unsuruna dogrudan ya da dolayli olarak deginilmistir.

USOlarla Sansasyonel UFO Literatürü Arasinda iliski Var mi?

Evet, bazen bu tür ipe sapa gelmez iddialar ortaya atilmaktadir. Örnegin, sahte temasçi olan George Adamski, devasa boyutlarda olan bir tür denizalti UFOsunun fotografini çektigini iddia etmistir (Adamski, 1999). Howard Menger adli temasçi da denizalti UFOlarindan bahsetmektedir (Good, 1998).

USOLARIN iLGiNÇ ÖZELLiKLERi

Elde edilen gözlem raporlarindan açikça anlasilacagi üzere, USOlarin çok ilginç birtakim özellikleri vardir. Bunlardan en önemlileri söyledir:

01. USOlar, insan yapisi denizaltilarin dalamadigi derin sulara kolayca dalarlar.

02. USOlar, insan yapisi denizaltilarin dalamadigi sig sulara ve denizalti kayaliklarina kolayca dalarlar.

03. USOlar, insan yapisi denizaltilarin ulasamadigi çok yüksek hizlara kolayca ulasirlar; hem yatay hem de dikey yönlerde çok hizli olarak hareket ederler.

04. USOlar, insan yapisi denizaltilarin beceremedigi kivrak ve olaganüstü manevralari rahatça yaparlar.

05. USOlar, insan yapisi denizaltilarin beceremedigi kompleks islevleri gerçeklestirirler. Örnegin, USOlar havadan denizin içine dogru kolayca dalarlar ya da denizden gökyüzüne dogru rahatça yükselirler. Yani, USOlar hem denizalti, hem gemi, hem uçak hem de uzay araci gibi davranirlar.

06. USOlar, insan yapisi denizaltilarin basa çikamadigi teknik problemleri çözmüslerdir denebilir. Örnegin, dünya yapisi bir denizalti çok fazla derinlere indiginde, ortamdaki korkunç basinçtan dolayi araç adeta yumurta kabugu gibi ezilmektedir. Bundan baska, denizalti personeli araçla birlikte yüzeye dogru çikarken her an vurgun yeme tehlikesi ile karsi karsiya kalabilir. Gözlem raporlarindan anlasildigi üzere, USOlarin, teknik ya da personel bazinda herhangi bir risk tasimadigi görülmektedir.

07. USOlar, insan yapisi denizaltilarin yapisinda bulunmayan bazi sekil farkliliklarina sahiptirler; örnegin, USOlarin çogunda periskop (yani, bir tür gözetleme dürbünü) yoktur; Çünkü, USOlarin dis görünüsü insan yapisi olan denizaltilardan çok daha farklidir, örnegin; oval, puro, üçgen ya da daire vb. seklinde olurlar.

08. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak sonar ya da radar ekraninda görünmezlik yetenegi sergileyebilirler (radara yakalanmayan insan yapisi Stealth tipi denizaltilar da vardir). Ama bazi durumlarda, USOlar sonarda veya radarda görülebilirler.

09. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak etrafa su siçratmadan ya da herhangi bir dalgaya sebep olmadan denize dalma özelligine sahiptirler. Fakat bazi gözlemlere göre ise, USOlar denize dalarlarken devasa su sütunlarina neden olmaktadirlar.

10. USOlar, insan yapisi denizaltilardan farkli olarak denizlerdeki ya da göllerdeki buzlari kirarak suya dalma veya sudan çikma özelligine sahiptirler; bazi raporlara göre de, USOlar göllerdeki buzlari kirarak ilerleyebilirler (insan yapisi olan bazi buz kirma gemileri de vardir elbette) ya da buz üstüne konabilirler.

11. USOlar, bazi gözlemlere göre, oldukça tuhaf görünüslü personele ya da kurbaga adamlara (yani, Uzaylilara) sahip gibi görünmektedirler. Birtakim USO raporlarinda bu ilginç durum dogrulanmistir.

Usolar İle İlgili Bazı Olaylar

Dünyanin Çesitli Denizlerinde Sualti UFOlari Gözlemleri

Titicaca Gölü'nün derin sularinda UFOlarin gizleniyor olmalari ihtimali, yeni bir uçan daire faaliyet alanina isik tutmustur. Yillardir, kara yerine denizler üzerinden gitmeyi tercih ediyor gibi görünen UFOlara dair birçok rapora rastlanmistir. Güney Amerika'nin hem Pasifik hem de Güney Atlantik Okyanusu kiyilarinda, radarlar (sonarlar) tarafindan denizaltiya benzeyen UFOlar izlenmistir. Örnegin, Güney Amerika'nin bati sahillerinin açiklarinda, meydana gelen bir olayda, donanmaya bagli gemiler, ufak bir koyda esrarengiz bir yabanci araç kistirmislardi. Fakat, Amerikan savas gemilerinin yardimina ve sualti kesif teçhizatindan faydalanilmasina ragmen Güney Amerikali denizciler, ellerinden siyrilan bu "Denizalti-Uçan Daire"nin açik denize kaçmasina engel olamadilar.

APRO: Aerial Phenomena Research Organization'in yayin organi olan APRO Bulletin de Kuzey Yarimküre'nin epey yukarisinda yer alan Nova Scotia'da gözlemlenen ve denize dalan bir UFOdan bahsediyordu (Shaq Harbour UFO Kazasi olarak da bilinir). Anlasildigi kadariyla, obje, Sable Burnu Adasi (Cape Sable Island) ile kita arasindaki Cocherwit Geçisi'ne konmustu. Diger birçok gözlemcinin yani sira, Sable Burnu'nda arabayla gitmekte olan iki bayan, önce yana yatan, sonra alçalan üç sari isik gözlemlediklerini ve bunu takiben, suyun üzerinde sari bir isik gördüklerini rapor etmislerdi. Sonradan yöre sakinlerinden gelen diger raporlar da en azindan bir düzine kisinin bu olaya tanik oldugunu göstermekteydi. Gözlemcilerden birinin anlattigina göre, birinci ile üçüncü isik arasindaki bir noktadan kisa bir süre için isiktan bir çizginin çiktigini fark etmis ve ayrica, bir islik sesi duymustu.

Söz konusu isiklarin suyun üzerinde sönmesinden yaklasik on dakika sonra, Kanada Kraliyet Atli Polisi'nden iki görevli bir tekneyle, isiklarin en son görüldügü noktaya gitmislerdi. Suyun üzerinde, sarimtirak renkte gelgit köpügü ile kabarciklarindan olusmus, yaklasik 30 m. genisligindeki bir alandan baska hiçbir seye rastlamamislardi.

İngiliz Denizaltisinin Gözlemledigi Deniz UFOlari

Açik denizlerde seyreden uçan daireler dünyanin baska yerlerinde de gözlemlenmistir. Buna örnek olarak, ingiltere'nin bati sahillerinin açiklarinda yer alan ufak bir kara parçasi olan Lundy Adasi'nin (Lundy Island) güneyinde görülen uçan daireyi gösterebiliriz. ingiliz Donanmasi'ndan Denizalti Kaptani Edward Chelwan, denizde basina gelen bu olagan disi karsilasma ile ilgili olarak su mealde bir rapor vermisti:

"Lundy Adasi yakinlarinda su yüzeyine çikmistik. Kaportayi açar açmaz, mühendisimle birlikte, güney-bati yönünde yaklasik 1.5 km'lik bir mesafede, deniz üzerinde yüzen, günes renginde iki disk gördük. Günes isigi, denizin dalgaciklari üzerinde parildadigindan, önce bunun bir isik yansimasi oldugunu düsünmüstüm ama, birazdan ikimiz de viziltiya benzer bir ses duyduk. Hemen dürbünlerimize sarilarak objeleri incelemeye koyulduk. Ortasi hafifçe siskin olan bir disk biçimindeydiler. Üzerinde hiçbir pencere, lumboz deligi ya da baska herhangi bir açiklik bulunmayan bu siskin merkezi kisim sabit bir sekilde duruyor, bunu bir kusak gibi çevreleyen distaki yassi bölüm ise suyun üzerinde yavasça dönüyordu."

"Kanimizca, objeler asagi yukari 30 m. çapindaydilar. Merkezi bölüm tüm diskin onda birinden daha büyük görünmüyordu (bu, her iki disk için de geçerliydi). Görünürde, distaki bölüm merkezi kisma bagli olmayip serbestçe yüzüyordu ve iki bölüm arasinda yaklasik 50 cm'lik bir açiklik vardi."

"Dogrusu, bu objelerin karsisinda hayretler içinde kalmistik; güverteye dolusan subaylar ile erler sanki hipnotize olmus gibi bakiyorlardi. Tüm gözlem sadece 80 saniye içinde olup bittiginden, belirli bir yargiya varmak imkansizdi. Kökenleri bizim için muamma olan bu objeler, teknik açidan, bildigimiz herhangi bir seyden çok daha ileri seviyede görünüyorlardi. Tabii, hepimiz, kimligi belirsiz bu objeleri hemen "uçan daire" diye teshis ettik."

"Objelere tam hizla yaklasmak ve eger mümkünse, yanlarina yanasmak üzere bir emir vermek niyetindeydim. Fakat, vizilti sesi giderek yükselmeye ve hizlanmaya basladi, ta ki ses perdesi hiçbir sey isitilmeyecek sekilde yükselene kadar. Diskler dikine yükseldiler, yaklasik 90 m'lik bir yükseklikte yan yatarak, saatte 3000 km. kadar oldugunu tahmin ettigim bir hizla 20 saniye içinde ortadan kayboldular. Bu sirada, diskleri kirmizimsi bir parilti sarmisti. Deniz Kuvvetleri Komutanligi, gözlemlerin ciddi bir sekilde ele alinacaklarini ve degerlendirilmelerinin belirli bir zaman alacagini beyan etti."

Yukaridaki örneklerdekiler ile diger Açik Deniz UFOlarinin gözlemlerini çevreleyen olaylar, Jacques-Yves Cousteau'nun Güney Amerika'nin esrarli Titicaca Gölü'nün derinliklerinde yürüttügü sualti arastirmalarina daha bir anlam kazandirmakta ve geçerli kilmaktadir. Yoksa, inkalar'in batik hazinesinin som altindan bir uçan daireden ibaret oldugu mu anlasilacaktir? Bunu zaman gösterecek ve Titicaca Gölü Muammasi'ni da yine zaman yanitlayacaktir.

 

 

uso

Yorumlar