Ana içeriğe atla
24 Nisan 2010 tarihinde mcedemir tarafından gönderildi

Biz dünya yörüngesine uydu yerleştirme teknolojisine sahip miyiz?

Hubble Uzay Teleskobu 20 yaşında….

 

Bugün Google da bu logo yu( Hubble )görünce  aşağıdaki satırları düşünmeden edemedim ve Sizlerle paylaşmak istedim.

 

1-Türkiyenin NASA sı  varmı varsada  herkes  biliyormu?

 

‘’Türkiye uzaya çıkıyor. MGK`da kabul edilen Ulusal Uzay Araştırmaları Programı, bu yıl hayata geçirilecek. 1 katrilyon 125 trilyon bütçeli UUAP.’’

Yukardaki alıntının geniş içeriği olabilecek araştırmayı yapacak arkadaşlar vardır sanırım.

 

2-En yakın zaman ne zaman olurki bizim Türksat ları kendi yaptığımız roketle yörüngeye oturtalım?Fransızların bizim adımıza gönderdiği roketleri ne daha ne kadar Fransız kalacağız?Aslında en heyecanlı yer burası olurdu.Nedenmi?Düşünebiliyormusunuz Aselsan ve sivil kurumların ortak çalışma ürünleri yörüngeye oturtuluyor ve biz full hitec  boyuta geçiyoruz hemde Amerika ve İsrailin gözleri önünde…ortadoğu liderliği bile çok küçük kalırdı.Kendini de kısa zamanda finanse ederdi.

3-Türk Astronotları ne zaman kulağa ciddi anlamda gerçekci gelecek,Yıllarca komedi çerçevesinde görüldüğü için sordum.

    Yada bir başka yönüyle Cem Yılmazın malzemesi olmaktan çıkabilecekmi?

4-Türkiye Uzay araştırma ve teknoloji geliştirme merkezi diye bir yer varmı yoksa teoride olması gereken bir yer olarakmı zaman zaman akla geliyor.(1.maddeye geniş katkıda bulunabilecek arkadaşlar)

5-Yaşanılacak tek gezegenin Dünya oluşundan yola çıkarak birgün yaşanılamaz duruma geleceğini sadece Amerikamı ciddi anlamda düşünüyor ve uzaydaki varlığına bu çerçevedede  bakabiliyor?

6-Yörüngede yılın 365 günü dönüp duran uluslararası istasyonlarda yapılan bilimsel araştırmalar neler ve hangi sonuçları nerelerde kullanılıyor ciddi anlamda takip edilebilirliği varmı? Yoksa ilgili Ülkelerin kendi gizli çekmecelerindemi saklanıyor?

7-Türkiyenin Uzay çalışmaları ile ilgili Ulusal TV lerde neden haberimiz yokmuş anlayışı var,Her dilden TV kurmaya meraklı TRT Nasa TV gibi bir şeyi kurmayı akıl edemiyormu?

8-Üniversitelerimizden yetişenler bir yolunu bulup NASA da çalışabiliyorsa bu zatlardan Türkiye olarak faydalanmaya ne zaman başlıyacağız,onların ordan emekli olup Bodruma yerleşmesinimi bekliyeceğiz?

 

Bu konuyla ilgili uzun soluklu araştırma yazıları ile   katkıda bulunabilecek arkadaşların yazılarını dört gözle bekliyorum.

Herkese segilerimle.

 

mcedemir

NASA gizli Türkiye Google Amerika Hubble Uzay Teleskobu Hubble zaman Ulusal TRT

Yorumlar

sorular epey çok parça parça cevap verecem

 

1- 1985 yılında odtü ve tübitak beraber bir oluşuma kalkıştılar. UZAY TEKNOLOJİLERİ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ ilk yerli uydumuzu rasat. her ne kadar diğerleri ile kıyaslanamayacak bile olsa yinede bir adımdır diye düşünüyorum. http://www.uzay.tubitak.gov.tr burda detayları bulabilirsin

2 - belki kendi uydularımızı fırlatmak vs vs gibi şeyler biraz hani aşırı olablir. gerçekçi olmak gerek ülkemizle abd bazı konularda ne yazıkki kıyaslanamaz bile. ancak kendimiz fırlatamasak bile ESA'da sağlam bir yerimizin olması bence çok ama çok iyi olur. şu an ülkemizin ESA'da yeri yok diye biliyorum. detaylı bilgi sahibi olan varsa sabırsızlıkla bekliyorum

3- Yok yahu cem yılmaz iyidir. bence esprisini yapabilr. bazen bu yaptığı espriler bile bazı insanların merak sahibi olmasını tetikleyebilir.

4-Sanırım 1. cevapta bunun da cevabı var

5- Aslında olaya başka yaşanacak yer açısından baktığımız zaman onların başka bir gezegene taşıma amaçlı kullanacak araçlar konusunda ne kadar yol katettiklerine bakmak gerek sanırım. çünkü bulmak yeterli değil gitmekte önemli.

6- Kendi gizli çekmecelerinde sakladıklarları elbetteki vardır ama şüpheci yaklaşım dışında pek çok konuda kullanılıyor. afet durumları ve küresel ısınma takip ve tespit çalışmaları bence ilk sırada gelenlerindendir

7- Nasa TV ile başka dilde yayın olayını bence birbirine karıştırmamk en doğrusu olur. Kaldı ki o tarz bir yayın yapabilmek için o noktaya gelmek gerek. Ve şahsi fikrimi sorarsan Nasa TV'nin bence amaçlarından birisi insanların şüpheci bakışlarını az da olsa yok etmeye çalışmaktır tabi nasa sütten çıkmış ak kaşık değildir elbette. bazı şeyler gizli kalmak zorunda

8-Emekli olup bodruma yerleşmezler bence :) oralara kadar erişen bir kişi döndüğü zaman ülkesinde yatırım yapar. geçenlerde google'dan tazminatını alan kişi gibi. adını hatırlayamıyorum ama şu an. Onlar neden nasa'ya gider sorusunun cevabı ise galiba bizim o kadar ileri teknolojilerimiz olduğu ve bilim insanlarının ihtiyaçlarını karşılayabildiğimiz eksik kalmadığımız zaman sanırım gitmelerine gerek kalmayacak. ama yinede tekrar söylüyoprum elbetteki o yetenekteki insanların ülkemiz adına ESA'da görev yapmasınu daha çok isterim

mcdemir inan bu konuda çok güzel şeyler yapılıyor. Gerçi bu konular üzerine çalışan uzmanlar yapılanların henüz yeterli seviyede olmadığını söyleseler de ben bazı iyi şeyler yapıldığını biliyorum. Mesela geçenlerde İstanbul Teknik Üniversitesi küçük bir uydu fırlattı Hindistan'dan. Adı İtüpsat 1. Bu Türkiye'de bir üniversite tarafından fırlatılan ilk uydu. Ayrıca Tübitak uzmanlarıyla sanırım bir İngiliz firmasının ortaklaşa ürettiği Bilsat uydusu var. Ayrıca Nasa'da çalışan Türk uzmanlar olduğunu biliyorum. Sanırım ODTÜ'lü bazı profesörler ortak çalışmalar yapmışlardı.

ulusal televizyonlarımıza aslında ulusal demek ne derece doğru bilmiyorum. Türkü deyince sadece İbrahim Tatlıses'i görenler, kültür programı deyince gelin kaynana kavgalarını sunanlar mı Türkiye'nin bu konudaki çalışmalarını halka anlatacak. Unutma spor'un sadece futbol'dan ibaret olduğunu zannediyor bunlar hala.

Hindistan 750 milyonluk nüfusu ile Çin'den sonra dünyanın nüfusu en kalabalık ülkesi. Kendi atom bombasını üretip bunu dünya'ya kabul ettirebilmiş bir ülke. Ancak bu kadar kalabalık bir nüfus elbetteki çok hızlı ve sürekli bir kalkınma hamlesini gerektiriyor. Hindistan bilgi teknolojileri konusunda çok gelişmiş bir ülke. Öyle ki Amerikadaki şirketler akşam üzeri bitiremedikleri programlarını Hindistan'a yolluyorlar. O sırada oralarda gündüz olduğu için Hintli uzmanlar iş başı yapıp bu programları bitirip aynı gün Amerika'ya iade ediyorlar.

Birçok İngiliz bankasının Call Center'leri Hindistan'da. Uzun yıllar İngiliz sömürgesi altında yaşadıkları için bir çoğu normal bir İngiliz vatandaşı kadar iyi İngilizce konuşabiliyor. Tabi bu bankalar için bir avantaj. Düşünsenize adam Londradaki banka merkezini aradığını sanıyor. Hesap açıyor, hisse senedi alıp satıyor, hesaba havale yapıyor ama yaptığı tüm işlemleri Yeni Delhi'de üç kuruş maaşa talim eden bir zavallı hallediyor. Şimdi Türkiye bu bankaları kendisine çekmeye çalışıyor. Bizdeki merkezlerle çalışın biz daha güvenliyiz diyoruz.

Sevgili Ukikar,salondakisüpermen ve muzaffer arkadaşlar,

Teşekkürler yanıtlarınıza,aslında biryandan birşeyler yapılıyor olmasını duymak güzel ve heyecanlı,Muzaffer evet çok uçları keskin yorum ve doğruda..işte bunu aşabilecek zamana gelebilmeyi de hayal etmek gerekiyor artık,Tübitak o kadar çok farklı işler içindeki  Haktan beye verdiği bilimsel yanıtlardan(Testler sonucu)tutunda İneklerden alınan verimlere kadar ne ararsan var bu kurumda ıslak imza analizleride dahil.Şöyle birşey günümüzde düşünülebilir artık,Nasılsa Komşularımızla bir çok çeşitli anlaşmalar yapıyoruz,Ruslarla neden uzay çalışmaları ve teknoloji yardımı konusunda anlaşma yapılmasın?Tabi bu konuya sadece Ekonomik yaklaşımla ele alırsak böyle düşünüyorum,Ruslar istermi istemezmi bilemem.Hindistan özellikle proğram yazılımlarını en ucuza en seri yapabilen ülke olarak öteden beri bildiğimiz birşey,Onların Uzay konusundada belli bir mesafe katetmiş olmaları normal,Bizim son yıllardaki insan birikimlerimiz de baya hatırı sayılır durumda artık.Sadece ama sadece bu birikimi kullanacak akıllı politikalar üretebilecek hükümetlere gerek varki işte umutsuz olduğum nokta bu benim.Bunu bir aşarsak...Spor denince futbol akla gelmesi bile bu nedenden.Ne oldu bilmiyorum ama sanki Ülkemizden yetişip çeşitli ülkelerde üst düzeyde bulunan o kadar çok insan ve bir o kadarda geriden sürekli geliyor olması artık müthiş bir ivme kazanmaya başladığımızı gösteriyor,bu nedenle uzay araştırma konusuda hayal olmaktan çıkıyor sanki...Bu konu herzaman kafamızdaki yerinde taze durumda tutuluyor somut ilerlemeler duydukça keyifli olacak.selamlar

mcedemir.Ben yinede tübitak ın bütün çalışmalarını yetersiz ve bazı çalışmalarını da gereksiz buluyorum.Bir zamanlar gazetelerde yaygara kopartılmıştı,tübitakta bir bilim adamı çay tablet yapmayı başardı diye.

Güldüm geçtim.Allahım ne günlere kaldık diye.Adamcağızın bulduğu icat ettiği şeye bir bakın.Ne kadar lüzümsuz ne kadar anlamsız,saçma sapan bir şey.Bunu türk televizyonları birinci ve önemli bir haber olarak vermişlerdi o zamanlar.

Şimdi yabancıların üzerinde çalıştıkları konulara ,aletlere bir bakın.Onlardaki bilimsel araştırma kurumlarının çalışmaları ile bizim aramızda çok fark var.Umarız ki tübitak uzay çalışmalarına daha fazla yer ayırsın.Ülkemizin sesini duyursun...

Muzaffer,Evet tübitak 90 yılların sonlarına doğru sanırım yörünge değiştirdi,Ben aylık dergilerini uzun müddet takip etmiştim(sanırım sibernetik konulu dergi kapağıydı en son okuduğum.Henüz pc yaygın değildi o zamanlar)Ve o yörünge değişikliğinden sonra birdaha içimden gelmedi dergilerini almayı.Neden mi çünkü adı üstünde bilimsel kelimesi içeriğinde olması gereken bir kuruluş siyasi iktidarların kontroluna girmemeliydi.Evet köklü bir kurum halen daha en yetkili bilimsel analiz işleri için ilk akla gelen yer ama o kadar işte.Uzay bilimleri ile ilgili yanyana düşünemiyorum bile.

Gelelim İngiliz bilim adamı SH.e:Bu kişi evrende bulunan sayısız galaksilerdeki olasıllık hesaplarına göre ufo larla ilgili inanırlıktan bahsediyor,ve yine burdan yola çıkarak kötü niyetli uygarlıklar dan bahsediyor.Yani somut verilerden yola çıkması olanaksız,oda biz gibi bir insan ve zaten çok geç açıklamalarda bulunuyor,yani aşırı temkinli birisi.İQ su yüksek olabilir ama bunu o kadar da gösteriyor denemez.Yani İq'su kadar bizleri şaşırtamadı şimdiye kadar.Onunla ilgili Haktanın dün akşam cnn deki yorumuna katılıyorum.Bazen popülarite hesabı içinde olan açıklamalarda olabiliyor.Haktan bu ara Amerikada ufo transplantı ameliyatından bahsediyor onunla ilgili detaylı açıklamalarla dönse Türkiyeye iyi olurdu.Böyle somut şeyler daha dokunulabilir oluyor.Teşekkürler

Muzaffer,Şimdi hatırladığım birşey daha var,Yanılımıyorsam Kuranda geçen konuyla ilgili bir cümle vardı,eğer onlarla yolunuz kesişirse birlikte onların gittiği yere gitmeyin gibi bir şey tamamını doğru şekilde hatırlayamıyorum ama bu manada bir şey.SH eğer Bilimsellik dışında konuşmuşsa böyle bir şeyden haberi varmış şekliyle konuşmuştur.Aslında bunun tam açılımlı izahını yetkili birilerinden(Kuran ve açıklamalar)duymak isterdim.Ama bişekilde onlarla karşılaşabileceğimizden bahsediliyor Kutsal kitaplardada.Benim anladığım bu.