Ana içeriğe atla
6 Eylül 2012 tarihinde zargan tarafından gönderildi

yardım yardım!

Kendi hayatımda anlamlandıramadığım bir olay var sizinde fikrinizi almak istedim. şimdi olay şu; 12 yaşında filandım sanırım bir gece istemsiz bir şekilde uyandığımı ve salona gittiğimi hatırlıyorum gerisi hafızamda yok, yatağıma gittim mi gittimse nasıl gittim nerde ne şekilde uyandım hiç bir zaman hatırlayamadım. sonra uyanmış olduğum günün akşamında annemle birlikte eve dönerken birden tepemden ruhumun çekildiğini, enerjimin düştüğünü hissettim ve kendimi dükkanlardan birinin vitrinine dayadım, o an olduğum ortam dışında başka bir ortamda daha bulunduğumu gördüm, ordakilerle konuşuyor duyuyordum, resmen ordaydım ve orayı yaşıyordum. işin garip kısmı gerçek zamanda da hala o vitrinin camına dayalıydım sokaktakileri görüyor, geçen arabaları izliyor ve annemle de konuşuyordum. bu karikatürlerde tepede çıkan düşünme yada konuşma bulutları var ya ona benzetirim hep yaşadıklarımı. neyse. bu ikili yaşam yaklaşık 5 dk sürdükten sonra birden büyük bir baş ağrısı zonklamayla birlikte enerjimin yerine gelmesiyle bitti. işte bundan sonra aynı olay düzenli olarak devam etmeye başladı, hemen hemen her gün. her seferinde gittiğim o ortamda da nerde kaldıysam ordan devam ettim. tabi bunun peşine noroloji psikoloji ve psikiyatri bölümlerinden usta profesörlerden çok ağır taramalardan geçtim. hepsindede sonuçlar temiz çıktı. yani hiç bir şekilde psikolojik ve ya nörolojik problemim yoktu, olayın geliştiği esnada beyin dalgalarımda gayet normaldı, uyku odasındada hiç bir probleme rastlanmadı. tabi hiç bir profesör buna anlam veremeyince nefesi kuvvetli bir hocaya sevkedildim. hocaya gittiğimde bana 3 harflilerin musallat olmaya çalıştığı ama olamadığının kanısına varıldı, ordada baya okundum üflendim ama geçmedi, daha sonra hoca da pes etti ve bunun 3 harflilerle bir alakası olmadığını söyledi. tabi gerek proflar gerek hoca tarafından bu olayın saklı tutulması direktifi verildi. sonra psikiyatristim sayesinde beynim ilaçlarla uyuşturuldu bir sene bu şekilde dolaştım ama buda bi işe yaramadı daha sonra ilaçları bıraktım ve zamanla yavaş yavaş azalarak bu olayım geçti. yani biz geçtiğini sandık. aradan 1 bçk 2 sene sonra sanırım 15 16 yaşlarındaydım, bu sefer yine aynı his, sanki tepemden ruhumu çekiyolarmış gibi bir his bu, enerji düşüklüğüyle birlikte bu sefer sadece değişik pis bir koku almaya başladım. sonra ruhumun ve enerjimin yerine gelmesiyle takip eden başağrısı ve bitiş. biz tekrardan tüm doktorları aşındırdık. koku şizofreni belirtisiymiş sanırım yanlış hatırlamıyosam bu nedenle araştırmalar iki katına çıktı ama yine bende hiç bişey çıkmadı. turp gibisin dendim ve gönderildim. hocaya gittiğimizde de benim yapabilceğim bişey yok konu beni aştı benden çıktı dedi ve beni evime gönderdi. sonra bu durumda bi süre devam etti ve azalarak kendiliğinden geçti. şimdi 22 yaşındayım, bazı zamanlarda ve günlerde neler olduğunu yada ne yaptığımı hatırlamıyorum kayıp zaman olarak duruyo onlar, her gece rüya görüyorum, hemen hemen hepsi çok saçma gerçeküstü ve çok gerçek olduğunu hissettiğim, hiç bilmediğim zamanlarda ve hiç görmediğim yerlerde geçen rüyalar, çok sık dejavu yaşıyorum bazen ortamdaki konuşmaları tahmin edebilecek kadar yoğun oluyo bu dejavular, yatağımın etrafında sert bişey olmamasına rağmen uyandığımda kolumda camı paramparça olan saatlerim, ne zaman olduğunu hatırlamadığım vücudumda oluşan yaralar morluklar ve yine geceleri garip garip uyanmalar, bazen rüya görürken birden uyanıp birden uyuyakalarak rüyamın devamını görebiliyorum resmen dizi izler gibi, bazı zamanlarda inception oluyorum rüya içinde rüya görüyorum ve inceptionu sadece gerçekten uyandığımda farkediyorum, geceleri televizyonun sesini kısıp açık bırakarak uyuyorum, yattığım oda karanlık ve sessiz olduğunda odadan garip sesler çıkıyo ve çoğu zaman izleniyomuş gibi hissediyorum ama baktığımda hiç bişe görmüyorum, 4 tane kurduğum ve bütün evi ayağa kaldıran alarmlarımı duymuyorum bazen, deli gibi titreyen telefonumda peşpeşe 6 alarm kurup bunların hepsini ertelemeye almama ve yastığımın altına koymama rağmen uyanamıyorum, hissetmiyorum bazen arkadaşlarım dayanamayıp gürültüye odama gelip beni kaldırıyolar bu sırada sırtüstü ellerim yanımda hazırol vaziyetinde ölü gibi yattığımı gördüklerini söylüyolar ki sırt üstü yatmaktan nefret ederim, özellikle bu uyanamama konusu beni çok mağdur ediyor, bir çok sınavımı sırf bunlar yüzünden kaçırdım ve okulu uzattım. neyse.
evet yorumlarınızı bekliyorum, her türlü yoruma açığım. artık bunları bir nedene bağlamak istiyorum, çözülecek bişeyse de çözmek. şimdiden teşekkürler.    

Yorumlar

Bunları hemen hemen bir çok kişi yaşıyor zaten.Çok ta absürt olmayan bazı haller yaşamanızı,çok enteresan,çok olamayacak şeyler olarak görmeyin.Mesela rüya görürken uyanmak ve tekrar uyuyunca rüyanın devamını görmek.Bu son derece basit ve sıkça olan bir haldir.Benim beynimde bunu sık sık yapıyor.Rüya içinde rüya görmeyi de korkulacak bir durum olarak algılamışsınız.Bu pek te doğaldır ve güzeldir.Keşke herkes bunu yapabilse..

Ayrıca görülen rüyanın etkisi ile vucudünuzu yattığınız bir yerlere çarpma ve hatta saatinizin bir şeylere çarpıp camının kırılması vs,doğaldır.

Ben ilginç bulduklarımı yazdım.İlginç derken gayet basit ve doğal olduklarını söylemek istiyorum.Diğer yaşadıklarınızın hiç biri çok çok değişik,anlamsız,tuhaf olaylar değil.Hepsi de gayet normal şeyler.

Örneğin siz uyurken zaman zaman etrafınızı açık ve net bir biçimde görebiliyormusunuz.Veya aklınıza gelen bir şeyin veya bir düşüncenizin kelimesi kelimesine ve hatta harfiyen gerçekleştiğine şahit oldunuzmu.Veya trans halinde iken yani yarı uyanık yarı uyur halde sizi rahatsız eden, korkutan bir varlığı istediğinizde çağırabiliyormusunuz.Onunla oynayıp ona istediğiniz gibi konuşabiliyormusunuz.

Sanmıyorum siz bunları yapamazsınız.Ben ise bütün bunları yaşayabiliyorum ve asla da bir korkuya kapılmıyorum.Sadece oyun olarak görüyorum.Kısacası hayatınızda her hangi bir değişiklik,korkulacak ve endişeye düşecek bir durumunuz yok.Sadece beyninizin ve ruhunuzun size oynadığı küçük oyunlar bunlar.Ne kadar üzerinde durursanız beyninizde o kadar yer edecektir.Sizin tek hatanız bu tip ufak oyunlara kendinizi fazlaca kaptırıp gereğinden daha fazla bunları düşünmenizdir.

İşte bu küçük oyunlardan mutlu olup bunları ilerletenler yani bunlardan zevk almaya başlıyor ve hani geleceği hissetme,bazı olayların nasıl olacağını önceden tahmin etme gibi konularda uzmanlaşıyorlar.Kimileri kendine medyum diyor,kimileri ise bunu kendine saklıyor ve hayatın tadını çıkarıyor..

Siz ise korkuyu tercih etmişsiniz.  ""Bunlardan korkmayı değil,korkmamayı deneyin"" Olay bu..