Ana içeriğe atla
24 Aralık 2010 tarihinde Ufoloji4D27Y6W tarafından gönderildi

aklım karıştı

aklım karıştı ve her şey biribirine girdi sanki ve bunların içinden çıkamıyorum yani bir sıraya koyma gibi ve belirli açıklamalar gibi

mesela : qantum fizik , mikro ve dev varlıklar , 2012 yılı , isa , peygamberler , fizik ve fizik ötesi , foton kuşağı , uzay ve kara madde , anti madde , maddenin kendisi , zaman , uzay zamanı , doğmak , yaşmak , ölmek , boyutlar , algı , algı yanılmaları , felsefe , 5 duyu , 6 duyu , iletişim , sanat , inanç , ruh , kimya , hayeller , rüyalar , fizik , zeka , ilkeler , ahlak , korkular , manevi yapı , elektirik nereye gidiyor bunlar yani hangisi hangisinden geliyor nereye gidiyor sonuç ne neden ne bir sürü kavram ve bir sürü soru aklım çok karıştı belirli bir sırası dizilimi var mı ???

Yorumlar

Sn. Jackal8888

 Bunların herbirini açıklamak zaten başlı başına bir olay belki ömür yetmez ..bunları sıraya koymak ise ( bence çok  önemli olmasada,) insanın neyin içinde ve içinde olduğu şeylerin neresinde olduğunu merak etme açısından önemli olablir

naçizane görüşüm şöyle ;

3 ana katagori yapabilirim kabaca

1.  insan yani bilinç ve bizler var olmadan önce olan şeyler (evren , boyutlar ,uzay ,zaman vb..)

 

2. insanın yaradılışı ile başlayan olgular ( doğmak yaşamak ölmek zaka  ahlak vb. )

3. insan yaratıldıktan sonra etrafındaki ve içindeki olguları ve düşünceleri ( buna merak ve öğrenme kşfetme güdüsü diyelim ) maddi ve manevi açıdan tanımlama isteğinden sonra tanıdığı( yada tanımaya çalıştığı ) ve adlandırdığı olgular.

keşifler ve adlandırma : quantum fizik , felsefe, duyular , ahlak , inanç , elektirik , varlıklar vs..

 

bunları herbirini bu katagorilere sokmak için tanımlamak ve anlamak lazım bazıları takdir edersinizki tam bilinmemekle bir likte hala hiç bilinmeyenler ve belkide yanlış tanımlananlar var. bazıları her iki kategoriyede sokulabilir...

sanırım amiyane bir tanımlama ile bu şekil olabilir. tabiki tam budur demiyorum illaki eksiklerim vardır ama ana tema bence bu şekildir.

bunu felsefi olarak konuşmak ve tartışmak daha mantıklı gibi geliyor bana işin temelinde mantık ve felsefe var bana göre..

saygılar...

 

Siz büyük patlama olmadan önce ve büyük patlama esnasında ve büyük patlamadan sonra günümüze kadar devam eden evrenin,ve  ilahi alemin,ve uzayın,ve galaksilerin ve gezegenlerin,ve geleceğin,ve,bütün bunların oluşmalarının,var olup cereyan etmesinin sebeplerinin ana başlıklarını yazmışsınız..Yani evrende var olan ve olacak olan her şeyin ana başlıkları ki diğer ayrıntılar bu ana başlıklardan sonra kendi aralarında bir çok dala ayrılır..

Örneğin bir ağacın tohumu bing bang ise kökleri evrendir,kökleri evren ise gövdesi uzaydır,gövdesi uzay ise dalları galaksilerdir,dalları galaksiler ise yaprakları gezegenlerdir,yaprakları gezegenler ise çiçekleri canlılardır,çiçekleri canlılar ise meyveleri insanlardır gibi..

 

Sn. Jackal8888

 

 Buna bir ilave daha yapmak isterim ben felsefi anlamda konuşulması derken tasavvufuda eklemek lazım

lakin , benim yaptığım sıralamada insandan önceki , insanın yaradılışı, ve sonrası gibi kabaca bir ayrım yaptım ama eğer birde tasavvuf açısından bakarsanız ( dini inancınızı bilmiyorum ama ) islami açıdan insanların ruhu herşeyden önce vardı.

çünkü "Yaradan" (Sn. muzaffer bu sefer doğru yazdım :) )  herşeyden önce ruhu yaratmıştır ve  insan ruhunu kendi özünden ve nurundan yaratmıştır. Yaratanın yani;

Allahın sıfatlarına bakarsanız EL EVVEL ;

Evvel: “Başlangıcı olmayan.”

“O, Evvel’dir, Âhir’dir, Zâhir’dir, Bâtın’dır. O, herşeyi bilendir.” (Hadîd Sûresi, 57/3) kuranda da geçer..

aslında çok derin ve uzun bir konu birbirini açıyor ama kısaca bunu eklemek istedim..

Yaradan da herşeyden önce  var olduğuna göre ,

bu açıdan bakarsanız  bu verdiğiniz terimlerde "ruh" birinci sırada gelir.

 

saygılar.

Teşekkürler fakat ufak bir düzeltme yapmak istiyorum..Yaratıcı ilk önce ruhu değil,insan denilen canlı maddeyi yaratıp sonra buna ruh verdi..Yani ruhu önce insanı sonra değil,insanı önce ruhu sonra şeklinde olmuştur..Çamurdan bir insan yaratacağım deyip önce insanı yaratıp daha sonra buna ruhun verilmesi olayını hatırlarsanız..

Aslında insanların dünyadan ve madde yaratılmadan önce farklı boyutta  bulundukları yer var. oraya şimdilik giremeyeceğim .Derin ve ince bir konu olduğu için sitede umuma açık olduğundan alt yapısı olmayanlarının imanı sarsılması sözkonusu o nedenle bu şekilde üstü kapalı yazdım.

 

diğer açıdan baktığınızda ;

dünya yaratıldıktan sonra insan dünya da yaratıldı. ilk insan Hz. Adem diyeceksiniz ama o dünyadan öncede vardı diyeceksiniz.ama yinede Ruh yaratılmadan yani "iskelet " yada "taslak" olmadan beden yaratılması pek aklşa mantıklı gelmiyor sırlama açısından

Birde şu açıdan bakın

her doğan insan anne karnında iken yanılmıyorsam 120 gunluk iken can bulur. Yani ruh bedene girer..Ruh ları önceden olduğunu şuna dayanarak düşünebilirsiniz . "kalu Bela " denilen bir tabir vardır. bilirsiniz peki nedir bu kalu bela ;

"kalu bela ne demektir?
Allah dünyayı ve içindeki varlıkları yaratmadan evvel, öncelikle gelmiş ve gelecek bütün insanların ruhlarını yaratmıştır. Bunları ruhlar âlemi denilen bir âlemde bir araya getirmiştir. Daha sonra hepsini birden huzurunda toplayarak kendilerine hitâben: اَلَسْتُ بِرَبِّكُمْ
- Ben sizin Rabbiniz değil miyim? diye sormuştur. Ruhlar da: قَلُوا بَلى
Evet, sen bizim Rabbimizsin, diye cevab vermişlerdir. "Ancak sana ibâdet eder, senden yardım dileriz" demişlerdir. İşte bu konuşmanın vuku` bulduğu zamana, Kâlû Belâ denir. Allah daha sonra insan ruhunun bu sözünde ne derece samimî ve doğru olduğunu ortaya çıkarmak için, şu dünyayı bir imtihan yeri olarak yaratmıştır. Ve her bir ruhu ayrı bir bedene yerleştirerek, onları belli zaman aralıklarıyla şu imtihan meydanına göndermiştir. Böylece insanın önüne iki yol açılmıştır: Ya akıl ve iradesini iyiye kullanarak Kâlû Belâ`daki gibi Allah`ı Rab tanımakta devam edecektir. Yahut da iradesini ve aklını kötüye kullanarak Rabbini ve Allah`ını inkâr edecek, O`na kulluktan kaçacak, şeytan`ın yoluna sapacaktır. Allah`a sonsuz şükürler olsun ki, biz Müslümanlar, Kâlû Belâ zamanında Rabbimize verdiğimiz sözde duran kimseleriz. İnşâallah son nefesimize kadar da bu sözümüzde durmaya devam edeceğiz.. "( alıntı )

Buna göre ruhun Bedenden önce yaratıldığını düşünebilirsiniz.

 

saygılar.

 

 

Israr etmeyin lütfen :) sizin bu dediğiniz kalu bela olayı yaratıcının yeryüzünde ilk olarak, yani ilk insanı yaratmasından sonra olmuştur ve olmaktadır..Yani kalu bela olayı ikinci safhada meydana getirilen bir durumdur..Daha doğrusu dünyaya gelme sırasını bekleyen ruhlar var olup,bunlar zamanları geldikçe anne karnında meydana getirilmek süreti ile  yeryüzüne tecelli ettirilir..İlk önce bedeni daha sonrada ruhu verilir..Dikkat edin ilk önce beden,daha sonrada ruh verilir..Fakat dediğim gibi bu olay ikinci safhada vuku bulan bir haldir..

daha önce verdiğim bir bilgi vardı

 

/* Style Definitions */
table.MsoNormalTable
{mso-style-name:"Normal Tablo";
mso-tstyle-rowband-size:0;
mso-tstyle-colband-size:0;
mso-style-noshow:yes;
mso-style-parent:"";
mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;
mso-para-margin:0cm;
mso-para-margin-bottom:.0001pt;
mso-pagination:widow-orphan;
font-size:10.0pt;
font-family:"Times New Roman";}

Ruh  Metafizikleri :

 

Metafizik dünyanın en önemli maddelerindendir. 2 Çeşittir.

 

  1. İnsan Bedeninin de
  2. Ruhlar aleminde bulunan “NAHRAN” adı verilen bölümdeki ruhlar.

 

Nahran da bulunanlar belirli bir zaman çerçevesi sonunda insan bedenine inerler..Ve ruhlar insan bedeninde çok çok çok daha yaşlıdır..

Buyrun farklı bir açı daha ;

Ruhlar aslında büyümez hep bilinçlidir.

ancak insan bedenine  büründüklerinde bebekler konuşamaz çünki o bedene alışma dönemi vardır.beden geliştikçe beyine bilgiler kaydedilir ve beşeri bilincimiz oluşur. Ancak ruh olarak zaten bütün bu öğrendiği bilgilerin tamamını ve fazlasını bilmektedir

yani ruh bebek olmaz büyümez sadece biliçlidir ve zamandan bağımsızdır. Ruhun beden ilişkisi ve bilgisi çok farklıdır.

Eğer bitki ve hayvan yada bebeklerle iletişim kurmayı bilseydik. bunu zaten direk öğrenirdik. öğrenenler ve anlatanlar var zaten..

 

Benim demek istediğim şu;ruhlar sizin dediğinizin tam aksine bilinçsizdirler.Eğer bilinci olan bir ruhu allah neden yeryüzüne imtihan amaçlı olarak göndersin ki..Bu imtihan edilme olayına ters bir durumdur..

Her ruh bilinci olmadan anne karnındaki cenine bir zamandan sonra tecelli ettirilir,ve dünyaya gelişten sonra ilerleyen safhalarda insan kendi ruhunun bilincini oluşturmaya başlar..Yani insanın kendi iradesi ile baş başa kalma olayı budur..Ve kişi bundan sonra imtihanı tamamen kendi iradesi ile yaşar ve neticede kişi ya iyi,ya kötü yani imtihanı ya kazanır,ya kaybeder..

Bebeklerin beşeri anlamda konuşamaması yaratılış özelliğinden kaynaklanır. ancak bebek iken daha ilk doğum anından başlayıpta 1 aylık 1 senelik vs vs daha beşeri anlamda konuşamayan bebeklerle direk iletişim kurabilen ve anlayabilenler var..gayette mantııklı ve şuurlu konuşmalar bunlar.Tasavvuf açısından ele aldım konuyu....

 

 

imtihan durumu tama kabul ama benim anlattığım farklı bir şeydi. Bilinç olayı ise ruhun bedenle birleşmesi andan itibaren farkı bir boyut ve knouma geldiğ için herşey sıfırlanır. ve beşeri yani dünyevi herşeye odaklanıp anlamaya tanımaya ve öğrenmeye başlar. diğer anlamda her ruh  bilinçli ve şuurludur konuya farklı açıdan girmek istedim. Beşeri anlamda söyledikleriniz kısmen doğru...

benim bahsettiğim daha dünya ve diğer şeyler yaratılmadn önceki durumdur..

 

Sn palindromik,ruhun maddeden yani bedenden önce yaradılmış olması banada daha mantıklı geliyor.ruh faklı bir boyutta bulunuyor.sonrs zamanı gelince bedenleşiyor.bence bunun sebebi ruhun temizlenme çabası.belki daha öncedende başka boyutlarda test edilmiş olamazmı ruhlar?belki bu dünya başka bir dünyanın cenneti ya da cehennemi olamaz mı?bu dünya da başarılı olamamış ruhlar ölümden sonra başka boyutlarda düzelene yükselene kadar tekrar tekrar bedenleşiyor olamazlar mı?cennet ve cehennem aslında sonuç yeri değil yen itamizlenme saflaşma yerleri olamaz mı?geç bir saatte aceleyle yazmaya çalıştım umarım yalnış ifade etmemişimdir:)

saygılar

Sn Feray

  çok soru var :)) bir kısmını  bilerekmi yazdınız yada tahmin ediyorsunuz bilmiyorum ama bir iki konuda nokta atışı yapmışsınız..Bazıları ise benimde halen öğrenmekte olduğum bilgilerimin henüz tamamlanmadığı konular .

bazı sorularınıza 2 sebepten cevap veremiyorum.

1. Eksik bilgilerle konuşup yanlış yönlendirmek yapmak istemiyor olmam

2. Alt yapısı ekisk olan bazı takipçilerimiz olabilir ( burada kibir yapmıyorum benimde çok eksik olduğm konular var ) verilen bilgilerle özellikle imanın ve akıl şuurunu sarmak istemiyor olmam. Çünkü çok sıradışı konu ve bilgiler. ( ilmin üst sınırı yoktur. insan kaldırabileceği kadarını alır. )

 

"belki bu dünya başka bir dünyanın cenneti ya da cehennemi olamaz mı?"  sormuşsunuz..

dünya ile ilgili ve buraya geliş sebebimiz sanırım yeterince açık diye düşünüyorum.. bunun arkasındaki daha derin sebepleri soruyorsanız.Bu benimde henüz öğrenkete olduğum ve eksik bilgilerimin olduğu bir konu..

diğer konular ise çok derin benim nazarımda bilmediklerim ve yarım olan bildiklerimle buradan yazma cesaretim yok açıkçası.

pek fazla yardımı olmadı sanırım ama umarım anlayışla karşılarsınız.

saygılar.

 

Sn.Feray

 

"Sn palindromik,ruhun maddeden yani bedenden önce yaradılmış olması banada daha mantıklı geliyor.ruh faklı bir boyutta bulunuyor.sonrs zamanı gelince bedenleşiyor"

Ayrıca;

Yaradanın " sen olmasan hiç bir şeyi yaratmazdım dediği bir peygamberimiz var"

Burada ilk olarak Hz.Muhammed'in Ruhunun yaratıldığını çıkarabiliriz.. eğer bedensel yaratılmış olsaydı ilk insan ve peygamber Hz. Adem olmazdı Hz muhammet olurdu...

Peygamber eğer bedensel olarak ilk yaratılmış olsaydı.. Dünyadaki İlk peygamber ve insan olan Hz Adem den binlerce yıl sonra nasıl dünyaya gelmesi  akla yatkın gelmiyor..

 

saygılar..

Sayın Moderator e..Bu sayfaya yani 23 nisan 2012 ye bakılınca Rusça vb ile yazılmış bir kaç cümle ne ola ki? Tarih atlamaları ile gelen

çorba olmuş konular ne?...Üstüne üstlük birde salata haline getirilmişler var,Yemek tarifi sayfasına dönmüş..yani bu sayfa bu gün resmen yer çekimsiz ortam gibi??..