Ana içeriğe atla
3 Şubat 2011 tarihinde Ufoloji2R17B3O tarafından gönderildi

Kaybolan Askerlerin Sırları

Değerli Arkadaşlar Dünyanın pek çok yerinde kaybolmalar yaşansada hiç biri savaşın sonuçları itibari ile Çanakkale savaşındaki gibi anlamlı manidar ve bir o kadarda gizemli ve dikkat çekici değildir.

Bildiğiniz üzere 1 dünya savaşı  insanlık tarihi açısından sonuçları itibari ile  dönüm noktalarında biridir. Çanakkale savaşı için kullanılan "Gökten kan , ölüm ve ceset parçaları yağıyordu" tabiri savaşın dehşetini ve acımasızlığını anlatmaya yeterlidir sanırım. Resmi rakamalara  göre Osmanlı  olarak 250.000 şehit verdiğimiz savaşta ,yine resmi rakamlara göre düşmanlar 500.000 civarında kayıp verdiler ve bozguna uğrayıp geri dönmek zorunda kaldılar. yine Resmi rakamlara göre (İngilizler , Fransızlar,Anzaklar,Britanya Kuvvetleri,Ayrıca özellikle İngilizlerin Sömürge Kuvvetleri )  5 -6 devlete karşı birden savaştı osmanlı.

ilaveten size gayri resmi rakamları da vermek isterim  ; 

verilen kayıp sayısı

osmanlılardan yaklaşık  255.000 şehit

toplam düşman kaybı  8.000.000 üzerinde.

direk ve endirek olarak Osmanlı  devleti  29 ülkeye karşı birden savaştı..

 

Şimdi  kaybolan askerleri ve akibetlerini bir hatırlayalım  ;

 

iNGiLiZ KOMUTAN YENiILECEKLERiNi ANLAYINCA
Ingiliz askeri tarihinin en büyük yenilgilerinden birine adim adim yaklasiyor. Ingiliz komutan Sir Ian Hamilton, korkunç bir yenilgiye ugrayacaklarini sezmis, savasi kazanmanin tek yolunu, taze kuvvetlerle birlikte yapilacak büyük bir saldirida görmüstü.

NORFOLK ALAYI GELiYOR
Kraliyet Norfolk Alayi, taze kuvvetlerin bir parçasi olarak 29 Temmuz 1915'te Ingiltere'de gemilere bindirildiler. Savas tecrübeleri yoktu. Ordu mensuplarinca tatil gecebi askerleri diye anilan savunma birliklerine bagliydilar. Norfolk alayi, savas hatti gerisinde iklime alismalari için bekletilmeden 10 Agustos günü Suvla Koyu'nda unutulmaz bir macera yasamak hayali yerine, cehennemi andiran kabusla kucaklastilar.

BASLARINA GELECEKTEN HABERSiZ
Sahile yakin bir yerdeki tuz gölü, kavurucu yaz günesinin etkisi ile kurumus ve günesin
parlakligini ve isisini ayna gibi Norfolk alayinin üzerine yansitiyordu. Kuzeydeki Kireçtepe, iki yaninda Kavaktepe ve Tekketepe, güneydeki Saribayir arasinda kalan Suvla düzlügü, dev bir arenayi andiriyordu. Ingiltere'nin Dereham Kasabasi'nda toplanan Norfolk alayi 4. ve 5. taburlari, anayurtlarindan uzak bu topraklarda, kendilerinden önce gelenlere mezar olan bölgede saskina döndüler. Savasta hersey olabilirdi ama, Norfolklular, savasin disinda baslarina gelecek olayi asla düsünemezlerdi...

iNGiLiZLERiN BOSUNA HÜCUMLARI
Sir Hamilton, Tekke ve Kavaktepeleri'ne bir gece karanliginda ani ve hizli bir saldiri yapmayi planlamisti. Bu is için 12 Agustos gecesi 54. tümen ilerlemeye basladi. Içlerinde Norfolk tugayi da bulunuyordu. Tepelerin yamacina kadar gelecekler ve safak sökerken saldirmak üzere hazirlanacaklardi. Fakat, gece yürüyüsünün yapilacagi bölgede, Küçük Anafarta Ovasi denilen yerde, Türk askerinin pusuya yattigi saniliyordu. Bu yüzden Bir Norfolk tümeni önden yolu açsin diye 12 Agustos ögleden sonrasi harekete geçti.

Bu öncü tümenin ilerleyisi tam bir bozgunla sonuçlanmisti. Gelibolu savasinda Ingilizler'in gösterdigi saskinlik ve beceriksizlik, topçu atisinin 45 dk. önce baslamasina neden oldu. Bosuna cephane harcayan Ingilizler, savas alaninida hiç incelememislerdi. Araziyi bilmiyorlardi. Hedeflerin yerini çalakalem belirlemislerdi. Gücünden habersiz olduklari Türk
birliklerini yarimadanin diger tarafinda çizilmisti.

4. Norfolk Taburu, geride olmak üzere 163. tümen, gün isiginda çiplak ovayi geçmeye çalismanin bariz bir hata oldugunu anladiginda, ancak 900 m ilerleyebilmisti. Türkler'in direnci, Ingilizler'in tahmin ettiginden çok daha büyüktü. Ingiliz tümenin büyük bir kismi yogun makineli tüfek atisi altinda kaldigi için oldugu yerde çakilmisti. Ancak sag tarafta yer alan 5. Norfolk taburu daha az bir mukavemetle karsilastigi için ilerlemeye devam etti...

BULUTUN iÇiNE DOGRU
Iste tam bu sirada 22 kisilik bir Yeni Zelanda sahra birliginin gözleri önünde ,  Norfolk alayinin 4. taburuna bagli çok sayida asker, karsilarindaki tepeye yürümeye basladilar. Tepenin
üzeri ekmek somunu biçimli beyaz bir bulutla kapliydi. Ingiliz askerleri, yavas yavas tepeye yaklastilar ve bulutun içinde kayboldular. Son asker de bulutun içine girdikten sonra, bulut sanki kargosunu almis gibi yavasça havalandi ve rüzgarin aksi yönüne dogru hareket etti...
Dahasi gökyüzünde bu bulutun kopyasi olan 3-4 bulut da rüzgara ragmen yerlerini koruyorlar.
Ve sanki diger buluta eskortluk ediyorlar...

KOMUTAN HAMILTON ANLATIYOR
Kumandan Hamilton, Ingiliz Savas Bakani Lord Kitchener'e gönderdigi telgrafta, olayi
söyle anlatiyordu:
"Savas sirasinda, 163. tümen her bakimdan üstün oldugu bir anda, çok garip bir sey meydana geldi... Türkler'in zayiflamakta olan kuvvetlerine karsi, Albay Sir H. Beauchamp, cesur ve kendinden emin bir subay olarak büyük bir gayretle, hizla ilerledi ve savasin en güzel kismi böyle basladi. Mücadele daha kizismis ve iyice kizismisti.
Bu askerlerin çogu yarali ve susuzluktan perisan bir haldeydiler. Bunlar, kampa ancak gece vakti geri dönebildiler. Fakat, Albay, 16 subayi ve 250 askeriyle önüne düsmani katmis,
hizla ilerlemesine devam ediyordu... Daha sonra bunlardan hiçbir haber alamadik.Ormanlik bölgeye hücum ettikten sonra gözden kayboldular ve sesleri de duyulmadi. Içlerinden hiç biri geri dönmedi."
267 kisi, hiç bir iz birakmadan kaybolup gitmisti.

YENiLGi KAÇINILMAZ OLDU
O gün ögleden sonra baslayan ilerleyisin basarisizlikla sonuçlanmasi, Sir Ian Hamilton'in
savasi kendi lehine döndürme ümidini de yok etmisti. Böylece, 1915 yili sonunda Müttefik Kuvvetler, geri çekilerek, büyük bir yenilgiye ugradilar. Gelibolu savasi, sekiz buçuk ay sürdü.ve 46 bin askerin ölümüyle sonuçlandi. O zamanin savaslari için, korkunç bir rakamdi bu. 1916'da Ingiliz Hükümeti, savasin kaybedilme nedenlerini arastirmak üzere, resmi bir kurulu görevlendirdi.

GiZLENEN RAPOR
Gelibolu Kurulunun Son Raporu adi altinda bastan asagi sansür denetiminden geçmis bir rapor, önce 1917'de ve daha sonra da 1919'da yayinlandi. Raporun asli, 1965 yilina kadar ortaya çikarilmadi.
1918 sonunda, ingilizler, gelibolu'ya sanki galip gelmisçesine geri döndüler. Isgal Kuvvetleri'nin bir askeri savas alaninda gezinirken, Kraliyet Norfolk Alayi'na ait bir rozeti buldu. Çevrede yaptigi bir sorusturma sonunda, bir Türk çiftçisinin kendi arazisinde buldugu bir sürü cesedi, yakindaki bir dereye attigini ögrendi.

DOSYA KAPANMADI
8.5 ay süren Çanakkale Savasi Bogaz'in iki yani için de tam bir Cehennem olmustu. Savasin tarihi yazildi. Ölenlerin , yaralilarin, kayiplarin sayisi tespit edildi. Fakat bir tek sey, özellikle unutulmadi. Kaybolan Norfolk Alayi Askerleri  tüm gizemiyle kalmisti ortada. Bir çok kitapta bu olaya genis yer verilir hatta bazilari bunun Çanakkale Savasi'nin kendisinden de önemli oldugunu düsünüyor.

Alıntıdır.

 

Bu olay ve buna benzer çeşitli zaman ve mekanlarda dünyanın bir çok bölgesinde kaybolan askerlerle ilgili myth ler dolaşmakta ortalıkta..

benim elde ettiğim bilgilere göre  ve iddiam  , Çanakkale için ;

kaybolan askerler şuan belli bir boyutta tutuluyor. Neredeyse tamamına yakını kendi ecelleri ve yaş haddi itibariyle ölmüşler .sadece geriye pek az sayıda düşman askeri kaldı. bunlarda ecelleri ile öldükten sonra yine kayboldukları gibi bir bulut onları kayboldukları tepeye bırakacak cesetlerini. Sonra bu cesetler bulunacak. tarih ve zamanı bilmiyorum.

saygılar..

Yorumlar

  1. sn palindromik

    bence bu olay tamamen savaşta yaralılara ve hastanelere saldırmayan hatta yaralı düşman askerlerine tedavi uygulayıp az olan
    ekmeğini paylaşan bizim çok çok çok kıymetli atalarımıza evrenin bir hediyesi gibiydi o savaşı mümin kalbi kazandı diyorum ve hala o savaşta taşın toprağın hava ve suyun canlı ve cansız tüm varlıkların ALLAH ın izniyle türk milletimizin aziz atalarımızın insanlığı önünde eğilip bize yardım ettiklerine inanıyorum bugün dünyanın şimdiki aletleriyle hatta yüzyıl sonranın teknolojisiyle saldırsalar yine o küstah ve vahşi kuvvet gönül erlerinin avuçlarında ufalanıp yok olmaya mahkumdur ...
     çünkü insan ahlaki güzelliğiyle vücudu güzelliğinin önünde olmuştur ...
    bunu ben çok kez okudum her okuyuşumda tüylerim diken diken olur ve o mübarekleri hayırla yad ederim
    1 er 30 düşman askerine bedel olan bu savaşta iman ve yürek gücünün zaferini şimdi insanlar psişik olaylar veya mitler olarak görüyorlar ...
    paylaşımın için teşekkür ederim
    sevgilerimle

Sn. Azizku ;

 

 öncelikle ağzınıza ve klavyenize sağlık çok güzel açıklamışsınız. Ben aslında biraz daha fazla bilgiye sahibim ama buradan yazamıyorum malesef. sonuçları içinde olmak istemeyeceğim yerlere gidecek .o nedenle size özelden detayları ve gerçekte ne olduğunu anlatmak isterim.  kısmen idrak etmişsiniz zaten.

 

saygı ve sevgi bizden..

sn palindromik teşekkür ederim merak etmeyin inanç herkesçe kabul edilen bir manevi gereksinimdir .
 burası birileri ne der diyerek korkup söyleyemediklerimizin olduğu bir platform değildir eğer admin bunu istiyorsa burasının belli görüşleri temsil eden belli düşüncelerde sıkışan üyelerden olduğunu bir bildiri olarak tüm üyelere yollasın ki bilelim 
 eşit ve özgür düşüncelerin gerekli saygı dairesinde paylaşılan bir bilgi platformu olması dileğiyle sevgilerle

Sn aziziku  ;

 

söylediklerinize katılıyorum. ancak "forumda nasıl tartışılır" , "tartışma adabı nasıl dır "

knusunda hala katetmemiz gereken çok yol var .sebebi korkmam değil. yoksa çok sivri ve kesin bir takım bilgi ve iddialar ortaya atmazdım.

 

Benim çekincem verilen bilgi ve iddaların karşısında  takınılan tavır ve uslup ve çürütme gayretleri ( kaldıki inananmak zorunda dğeil kimse ) için yapılan yorumların çoğu , kişileri hedef alan ve seviyeyi malesef düşüren yorumlar.

işin ilginç yanı verilen bilgilere karşı çıktıktan sonra , aynı bilgi ve teorileri kendi fikirleri ve dşünceleri gibi yazıyorlar. Benim için kimin söylediği önemli değil , önemli olan bu fikir ve bilgiler bizi bir yerlere ve bir takım sonuçlara götürüyormu ona bakarım.

ben size mail olarak atıcam kısmetse. siz kendiniz yorum olarak yayınlamak isterseniz sizin tasarrufunuzdadır. :)

sevgi ve saygılar..

sn. azizzku ve sn Erhan pehlivan ;

sanrım mailler size geldi. okudunuz.. Bir söz vardır daha doğrusu tavsiye ..

 

"insanlara akılları ölçüsünde konuşunuz"

 

Bende bu nedenle size yazdığım mailleri buradan aleni yazmak pek doğru gelmedi bana. çünkü, her kesimden , her yaştan , ve her bilinç düzeyinden arkadaşlarımız mevcut ...

sadece ortak bir akıl şuuru seviyesinde olan bir yerde açıklanabilecek bilgilerdi onlar...

 

sevgi ve saygılar..

Sn. azizzku  ;

 evet  o sözü  sanırım piramitlerle ilgili bir konuda yazmıştım bende. ve bir arkadaşımız yanlış olarak nitelendirdi. saklamak doğru değil mantığında bir şeyler yazmıştı.

ben yinede bana göre bilgilerimin , başkalrına görede teoril yada iddialarımın çoğunu kısıtlayarak veriyorum.

yani yukarıdaki "söz" ünüze uyarak malesef. gönül ister ki herşeyi paylaşabileceğimiz fikirlerimiz uyuşmasada saygı ve sevgimizim hiç bozulmadığı ortamlarda hiç bir bilgiyi kısıtlamadan olduğu gibi verebilmek olsun.

ilginçtir ;  biz sıradan insanlar bile  bazı şeyleri kısıtlama yada saklama yoluna gidebilyorsak , Başta Nasa ve diğer ülkelerin bilimadamalrı kim bilir neler saklıyorlar bizlerden.

saygı ve sevgilerle..

Adamlar yenilgilerine hala bir gerekçe bulamadılar:)Türkler sizi yendi!!!!ve bu herzaman böyle olacaktır...bence bu söylenti ve acizliklerini ört bas etmek için uydurdukları zavallı bir hikaye olamaz mı?

   Bu konuyu çok eskiden okudum biliyorum...Sn. Palindromik paylaştığınız içinde size teşekkürederim.

Şu cümle dikkatimi çekti "hatta bu olay çanakkale savaşının önüne geçmiştir"...adamların dili varmıyor mu ya "Türkler hakkıyla kazandılar "demeye cık cık cık!!!!Sn Palindromik valla sizin yorumunuz bana  biraz acaba doğrumu dedirtti ama ne yalan söyleyeyim ben bu hikayenin hazımsız beyınlerin ürünü olduğunu düşünüyorum

Sn Feray ;

her nekadar inanılmaz gelsede karşılarında müslüman bir ordu vardı osmanlı gibi.

Bazı çaıklanamayan olaylar olmuştur ama bunlar tamamen bunların arkasına gizlenmek için söylenmemiştir. Burada farklı bir durum

sözkonusudur bana göre.

sadece ırk a bakan bir durum söz konusu değildir.

mehmet akif ersoy ne güzel açıklamış istiklal marşımızda. ;

 

 

Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar

benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.

ulusun ! korkma ! nasıl böyle bir imanı boğar

medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar.

 

Savaşı açıklayan en güzel dörtlük budur .Bundan daha kısa , daha öz ve açıklayıcı hiç bir şey okumadım. Daha çaık bir şey varmı !

not: Sn Feray bu bulutta kaybolma olayı bir çok yerli ve yabancı asker ve subay tarafından gözlemlenmiştir. ancak savaşı nasıl kaybettiklerini aradan neredeyse 1 asır geçmesine rağmen anlayamamaktalar. ama bunu buult olayına bağlamıyorlar inanın.

özellikle bazı kilit noktlarda savaş taktik ve stratejilerinin büyük önemi olmuştur. nusret mayın gemisinin boğaza bıraktığı deniz mayınlarının sayısı yeri ve diziliş şekline baktığınzda dünyanın en güçlü donanması olan ingiliz donanmasının nasıl bozguna uğramasına sebep olduğunu göreceksiniz.komutanlarımızın muhteşem savaş taktikleri gözardı edinemez.

son bir cümle : ismini hatırlayamadığım bir ünlü şahisyetin sözünü yazayım..

öldükten sonra dirileceğine inanan bir milletle savaşmak çılgınlıktır.

 

son kelime farklı olabilir. tam net hatırlmıyorum.

 

 

saygılar.

sn palindromik

   yine çok güzel bir noktaya değindiniz saklamak insani bedenlerde var olduğu sürece insani kurumlarıda gizlilik içinde bulacağız heran
   birde ashter commander olayı vardı bu konu çok aklımı kurcaladı sizce geçeklikl payı sahiden bu kadar yüksek olması olayın gerçekliğinden mi kaynaklanıyor bir bilginiz varmı

Sn. azizzku  ;

 evet kurumlarında sakladığı pek  şey olduğunu düşünmek sanırın mantıklı..şuana kadar dünyada yaşanan olayları gözlemlediğinizde. kamuoyundan saklanmış binlerce olay gün yüzüne teker teker çıkıyor.

"Ashter comander" olayına açıkcası  odaklanmadım geçenlerde forumda başlık olarak gördüm ama detayına bakma şansım olmadı. şu an için bilgim dahilinde bir şey yok .araştırıp bakmam lazım musadenizle bir takım bilgilere ve sonuçlara ulaşırsam emin olun paylaşırım.

 

sevgi ve saygılar

Sn Azizzku ;,

Sn dormantboy un açmış olduğu konu buldum ve okudum..

içerdiği konulara baktığımzda hem fikirim. ancak Bunun kesinlikle DDV kaynaklı olduğunu düşünmüyprum. konusma uslubune baktığınızda

bilinç ve şuur yukselmesi tarzında bir empoze var. Bu olur yada olmaz ayrı konu...

ama bunun altında kişisel kanaatim ; 2012 ye inanan yada buna benzer bir takım bilinç yukselmesi öğretilerinden etkilenmiş bir grup

olduğunu düşünüyorum.

temennilerin büyük bir kısmına  katılsamda dünya menşeili yani insan kaynaklı olduğu kanaatindeyim. ama yinede araştırıcam ..

saygılar.