Ana içeriğe atla
17 Ocak 2011 tarihinde eray22486 tarafından gönderildi

Profosör Hernandez'e Uzaylılar Hangi İnanılmaz Bilgileri Verdiler?

" Zamaninizdan alti milyon yil önce , kitalarin tümü tek bir kara parçasi meydana getiriyordu. Bunun üzerinde yasayan uluslar birbirlerine oldukça yakindilar. Ancak, bir gece, deniz, Atlantis dediginiz kenti tümüyle yutuverdi. Bu büyük karanin orta yerinde yasayanlar, kara ikiye bölününce boguldular. Oldukça bilgiliydiler ancak daha çok bilgi toplamak istemeleri topyekun mahvolmalarina neden oldu."

"Orada o büyük kentte, Atlantisli bilim adamlari, askeri üstünlük kazanabilmek için çabaliyorlardi. Bunu yapacak zihinsel kapasiteye ermemis olmalarina karsin, tüm galaksiye hakim olmak istiyorlardi. Niyetleri, dünyaniza ve sistemin tümüne kayitsiz sartsiz egemen olmakti. "

"Atlantisliler, günes sisteminin Maldek ( Maldek=Marduk=niburu olmasin? ) denen gezegeninden gelmislerdi. (Bugün orasi astroid kusagi olarak biliniyor.) Bu gezegen , SiON'dan gelen ve bilimsel ilerlemeleri nedeniyle büyük güç kazanmis varliklarin siginagi olmustu. Neyse, günün birinde, bilim adamlari kendi aralarinda anlasmazliga düstüler ve bazilari Dünya'ya göç ettiler. O zamanlar, dünya , günes sisteminin dördüncü gezegeniydi. Bu sömürgeciler, dünyanin, burada eskiden beri oturan diger sakinleri için çekilmez hale geldiler ; çünkü , gelismis silahlariyla onlari tehdit ederek küçük uluslara boyun egdiriyor ., sapik amaçlarini ve egemenliklerini bu sulahlarla gerçeklestiriyorlardi. Dünya, baska gezegenlerden gelenler için büyük bir siginak olmustu. Bunlar arasinda, gerek örf ve adetler gerekse genetik olarak büyük farkliliklar vardi. Zengin minerallerden dolayi yeni bir yerlesim bölgesi olusturan bu gezegen, birçok uygarligi çekiyordu kendine. O zamanlar, sadece tek bir kara vardi. Gezegeniniz, Maldek gezegeninden büyük kuskularla gözetlenen bir serayi andiriyordu. "...............

............."Bu silah bir antinükleer reaktöre ve antienerjiye sahipti; böylece, ayni zamanda hem molekül parçalayici, hem manyetik denge bozucu, hem de güç nötrallestirici ve her çesit enerjiye karsi alici gibi kullanilabiliyordu. Onunla hayati ve hareketi kontrol edebiliyorlardi."

"Sayesinde, o güne dek erisilmemis bir güce sahip olduklari bu silaha antimadde cihazi adini verdiler. o devrin konvansiyonel silahlari ile bu antimadde silahi arasindaki fark bir uçurum kadar derindi. Diger silahlar, maddeyi yok edebiliyorlari, organik enerjiyi degil. Ama yeni ve onlara göre müthis kesifleri, onlara insanoglunun psisik ve spiritüel enerjisini yok etme olanagini sagliyordu. Evet, bu silah, biri maddesel öteki de spiritüel olan her iki varligi da yok edebiliyordu."

" Pardon LYA, ' her iki varlik' sözüyle ne demek istediginizi anlayamadim? "

" Evet, sizler, insanin psisik ve organik bilesim maddelerine, ruh ve madde diyorsunuz. Bunlar birer varliktir. sizin ruh dediginiz varlik, konvansiyonel ölümle yok olmaz. Onun enerjisi ölümden sonra da devam eder. Ama bu silah, hareket halinde olsun olmasin, (yasasin, yasamasin) titresimsel ya da psisik varligi bütünüyle yok ediyordu. Bir kez hedefe dogru yönlendirildi mi, artik hedefinin sesini arayip buluyordu. Bu, ses, o bölgede yasayan insanlarin soluk alip vermeleri ya da bitkilerin solunumu olabiliyordu. Kentlerin ve ormanlarin enerjilerini tümüyle absorbe ederek onlari yeryüzünden siliyordu. "Kaynakwh webhatti.com: PROFOSÖR HERNANDEZ'E UZAYLILAR HANGi iNANILMAZ BiLGiLERi VERDiLER ?

" Bu silah, ona karsi koyacak yollari arayip bulamayan Maldek'lileri çok telaslandirdi. Silahin gücü, nedenli küçük olurlarsa olsunlar, tüm canli hücreleri yok edebiliyordu. Ne kadar büyük olurlarsa olsun, herhangi bir gezegenin yörüngesini degistirebiliyor, antimanyetik bir vorteks meydana getirerek, yörüngedeki dünyalarin çarpismalarina neden olabiliyordu. "

" Bu korkunç silahin yapilmasi, Maldeklileri öylesine endiselendiriyordu ki, Dünya'da olup bitebilecek seyler karsisinda büyük bir sorumluluk duymaya basladilar. Sonunda, dünyaniza gelerek, Atlantislileri bu projelerinden vazgeçirmeye ve baris içinde yasamaya ikna etmeye karar verdiler. Ama, geç kalmislardi. Dünyalilar, bu silahin onlara, gezegenlerarasi bilim adamlari arasinda büyük bir güç ve ayricalik kazandirdiginin farkina varmislardi. Dünyalilarin sürekli karsi koymalari üzerine, Maldekliler, dünyanin dengesini tehlikeye atma pahasina, silahi, kendileri etkisiz hale getirmeye karar verdiler.

Ancak, her seye karsin niyetlerini gerçeklestiremediler. Dünyalilar bu silahi, gece gündüz koruma altinda tuttuklari, devasa bir piramidin içine sakladilar. Bunu gören Maldekliler savas ilan ettiler. Bu savas bir yil kadar sürdü. Bu, esit iki güç arasinda yapilan, zor ve güçlü bir karsilasmaydi. Dünyalilar, gerektiginde silahi kullanmaya karar verdiler. "

" Bütün bu kargasa sürerken, Maldekli bilim adamlari, son bir kez, Atlantislileri bu kararlarindan vazgeçirmeye çalistilar, ama güçlü bir direnisle karsilastilar. Dünyalilar, yeni güçlerinin simgesi olan silahtan vazgeçmeye yanasmiyorlardi. Dogrusu, hiç de sagduyu sahibi degillerdi ; kozmik yasayi hiçe sayiyorlardi ; zaten kendi uygarliklarinin yasalarini da sürekli ihlal ediyorlardi. Hücresel hayati sifirlayan, teknolojiyi tehdit eden, tüm bio-genetik enerjiyi ve günes sisteminin barisini mahvedecek olan bu silahlarini teslim etmeyi ya da etkisiz hale getirmeyi redderek, kardeslerine karsi savasmayi sürdürdüler.

"Savasin siddeti içinde, dünyalilar toprak kaybettiler. Diger günes sistemlerinden gelen ileri uygarliklar da Maldekliler'e yardim ediyorlari. O zaman , Dünyalilar, Maldek gezegeninin manyetik alanini kaybetmesine ve yakinindaki diger gezegenlerle (en yakindaki Mars'ti ) çarpismasina neden olacak sekilde ayarladiklari silahlarini çalistirdilar"

"Yörüngesinden çikan Maldek gezegeni, çok enerji yitirdi. Bu enerji kaybinin farkina varan bilim adamlari, bir gece, Dünyalilar'in bu saldirganligini ve gücünü olusturan silahi yok etmeye karar verdiler. Maldek laboratuvarlarindan yayinlanan güçlü bir isin, o büyük kentin (Atlantis) üzerine düserek, kitayi ikiye böldü. Bu isin, dünyanin büyük bir bölümünün bir uçurum gibi açilmasina neden olmustu ve ayni gece , tüm Atlantis kenti sulara gömüldü."

" Diger, daha küçük kentler, büyük bir su baskininin (tufanin, Nuh tufanimi acaba?) karalari kaplayacagi konusunda uyarilmislardi; bunlarin bazilari yine Maldek bilim adamlarinin yardimiyla, insanlarin tahliyesiyle ilgili gerekli önlemleri alabildiler."

"ikiye bölünen büyük kara parçasi parçalandi, yavas yavas sulara gömülen kisimlarinda, birçok masum insan da öldü. Kalan parçalarin biri batiya, biri de doguya dogru savruldu. Dünyanin manyetik kutbu kayboldu. O zamandan beri de olmasi gereken yerde degildir."

"Dünyaniz yörüngesini degistirdi; bu çatismalardan haberleri dahi olmayan suçsuz uluslar tufanda yok oldular."

"Bugün bile, karalar hareketlerine devam ediyor ve bu hareketleri, o gece sulara gömülmüs bazi kara parçalarinin yeniden su yüzüne çikmasina neden olacak. Dünyaniz, o zamandan beri sürekli hareket halindedir. "

"Maldek gezegeni ise, bir süre, yörüngesel enerjisini yitirmeye devam etti ; bu süre içinde Maldekliler, kendilerine siginma hakki taniyan gezegenlere göç ettiler. Sonunda Maldek gezegeni , Mars ve Jüpiter ve hatta Dünya'nizla da çarpismasini gerektiren bir yörüngeye girdi. (Sümer anlatisiyla örtüsmüyormu? Ayrintilar için bu sayfalari takip etmeye devam edin.) Yakin gezegenlere, yagmur gibi göktaslari yagdirdi. Bu kozmik toza Satürn halkalarinda hala rastlanabilir... Bu parçalarin digerleri , halen astroid kusagi adini verdiginiz bölgede, bir düzene girmeye çalisiyorlar."

"Antimadde silahi da, Florida açiklarinda , BiMiNi dediginiz adaciklar arasina rastlayan bölgede , denizin dibine gömülmüs büyük piramidin içinde duruyor."

Büyük saskinlikla ona baktim. bu öyküye inanip inanmamak konusunda ikircikli kaldigimi anladi. Kendimi asagilanmis hissediyordum. Yavasça sordum:

"Hala okyanusun dibinde mi yani?"

"Evet, profesör" dedi, " Yildizlararasi topluluk, simdi eskisinden daha çok endiseleniyor. Çünkü, artik zayiflamis olmasina ragmen, eger günes isinlari tarafindan aktive edilirse, dünyanizda manyetik degisikliklere ve molekül bozulmalarina neden olabilir. "

" Bu antimadde silahi, korkunç etkilerini, degisik sekillerde fakat sik sik gösteriyor. Bu da bilim adamlarininz dikkatini , o bölgede olup bitenlere çekiyor. O bölgede, pusulalar, iletisim ve deniz trafigi sik sik aksiyor. Hala, Solar güç tarafindan uyarilip aktive edildigi zaman, yasam enerjisini algiladiginda, enerji vortex(girdap)ini harekete geçiriyor. Ayrica, çevresinde, tepkime ile çalisan herhangi bir alet algiladiginda antimolekül alaninin uyarildigi kesindir. Aslinda bir sesle hareket geçer. Hala, kullanilir durumda ve çok tehlikelidir. Sizin ona erismeniz olanaksiz, çünkü, gücü karsisinda hemen yok olursunuz."

"Bunca yildan sonra, hala dediginiz kadar öldürücü mü?"

"Aslinda profesör" dedi. , heyecanli bir duyarlilikla, " onu ele geçirmek isteyen birçok yildiz toplumu var; ancak, dünyaniza gelip, arastirma ve analizler yaparak silahin yerini bulmalari ve onu çikarmalari için gereken izin , üstün varliklar tarafindan onlara verilmiyor. Ne onlar ne de siz, antienerjiyi ve antimaddeyi kontrol altinda tutacak ve onu etkisizlestirecek kadar bilgiye sahipsizin. Bu bilgi sadece gelismis varliklarda var"

"Bunu siz basarabilir misiniz LYA ?"

"Tabii profesör. Unutmayin ki , biz bir bilim ve kesif grubuyuz. Ancak, bu dünyanizi antimadde güçlerine maruz birakir. Biz hayata saygiyi esas aliriz. Sadece maddesel degil, enerjik hayata da. Bizim prensiplerimiz, canli türlerini yasatmaya ve gelistirmeye çalismaktir."Kaynakwh webhatti.com: PROFOSÖR HERNANDEZ'E UZAYLILAR HANGi iNANILMAZ BiLGiLERi VERDiLER ?

"Biz bir gün bu silahi kontrol etmeyi basarabilecekmiyiz?"

"Bu kosullar altinda, hayir. Şu andaki bilgileriniz, daha uzayda yolunuzu bulmak için gerekli olan üstuzay prensiplerini bile anlamaya yeterli degil. Bunu için , gemilerinizi yürütmek için çok büyük ölçüde enerjiye gereksinim duyuyorsunuz. Uzayin içerdigi tehlikeleri anlamak için milyonlarca saatlik uzay arastirmalarinda bulunmaniz gerekiyor. Bu yüzden , bu silahi, insanlarinizin korkunç genetik zararlara ugramayacaklari bir biçimde kontrol ederek yüzeye çikaracak yeterli bilgiye henüz sahip degilsiniz. Onu yüzeye çikarirsaniz, yüzlerce kilometre uzaklikta bulunan kentler bir an içinde yok olabilirler ., tarihiniz boyunca böyle olaylara rastlanmistir. Dünya disi gemiler bunu yapabilir ; fakat , enerjinin tahliyesi sirasinda birçok insan ölebilir. Ancak çok ileri bir uygarlik bunu basarabilir. Aksi halde, dünyanizin manyetik alani kuvvetli bir degisime ugrar.

Bugün BiMiNi adasi açiklarinda deniz altinda bulununan tastan yola benzer yapilar ve ünlü Scott Taslari ile ilgili deniz dibi arastirmalari büyük bir heyecanla devam ettiriliyor. ilgili arastirmacilar, bölgenin Atlantis'e ait olabilecegi konusunda ciddi fikirlere sahipler.

Yorumlar

kimileri gerçek diyor kimileri yalancı maalesef bir şey söylemek o kadar zor ki tabiki de bir insanın böyle bir olaydan kazanacağı birşey de yok üstüne üstlük bir prof. dan bahsediyorsak ama maalesef birşey söyleyemeyeceğim :) ama yinede okunması şart olan bir kitaptır... arkadaşımın başlığında ki şaşkınlığı anlıyorum :)

Sn minakilase Buna benzer bir soruyu yeğenim 5 yaşındayken bana sormuştu...Mısır Prensine götürmüştüm onu filmin sonunda"hala Allah neden çocukların ölmesine izin verdi"demişti...ben kalmıştım tabi ki!hangi gerekçe masum çocukların ölümüne sebeptir?10 senedir,hala geçerli cevabını bulamadım:)bir sürü cevap var tabi ki!ama kestirme ve kesin bir cevap bilen varsa paylaşsın...Ona "Allah onları öldürmedi canları yanmasın diye cennetine aldı"dedim,çocuk aklıyla ikna oldu mu bilmem,ama bu seferde kız çocukların günahı ne onlar niye kaldı diye sorgulaşmıştır ama benim yetersizliğimden dolayı uzatmadığına eminim:)

Yalnız bu kitap bir kaç senelik değil bu kitap nereden baksanız,25 yıl önce yazılmış...yazarıda kitabın kahramanlarından prof. değil...başka biri adamın günlüklerinden derlemeler yaparak yazmış.en sonunda adam karısınında sayesinde akıl hastanesine yatırılmış diye biliyorum...oradan kaybolmuş zaten:)dünyadaki var olduğu iddea edilen bombayı ilk bu kitapta okumuştum...hatta aşağı yukarı yerinide söylüyordu.bikini adaları falan diyordu ama şimdi hatırlamıyorum:(ayın dünya yörüngesine sonradan yerleştirildiğini okumuştum.bazı kehanetler vardı kitapta!!!olmuş ve olacak bazı bilgiler...eğer bir kurgu ise çok baskın bir kitap olmuş:)

25 yillik olabilir ama ozaman insanlarin kazanc amacli isler yapmadigini diyemeyiz tabi..Dr Fernandez diye birin oldugundan bile süpheliyim ya :) pek derinine inmek istemiyorum ,konun ticari amacli oldugu malum bence..uzaylilarin arayipta bulamayacagi sey ne acaba :) okadar teknoloji olsun istedikelrini bulamasinlar,oldu mu :) bu tür hikayelere zaten ortadan kaybolmalar vs hikayeleri de eklenir ki gizemi artsin hedef yerini bulsun diye..ama kitap okumak pek cok seyden iyidir tabi ,uydurmaca da olsa okumaktan zarar cikmaz :)

hikayeler bizi zenginleştirir.ve bilinç altımızda gizli ve saklanmış gerçekleri görmemizi sağlar.bunlar mercimek taneleride olsa bir gün gerçek resmimizi tamamlar.Unutmayın ressamın ilk darbe fırçaları daima acemicedir ama daha sonra şahaserler ortaya çıktığı tarih ve zaman alenen göstermiştr.