Ana içeriğe atla
12 Ocak 2011 tarihinde BarisAslier tarafından gönderildi

Atatürk ve Kehanetleri...

Atatürk'ün kehanetleri...

 

Bazi bilim adamlarina göre gelecegi görme yeteneginin merkezi,diansefal dedigimiz ve sempatik sinir sisteminin birlestigi beyin merkezidir.Bu sinir sistemi,Merkezi Sinir Sistemi denilen ve vücut hareketleri yani bilinçli hareketleri kontrol eden sinir sisteminden büsbütün baskadir.Bilginlere göre ,Diansefal,beynin en eski ,yani atalarimizda ilk olarak gelisen beyin kismidir.Belki de tarihten önemli insanin içgüdüleri ile hareket etmesini temin eden altinci his,beynin bu merkezindeydi.Bugünkü hayatimizda merkezi sinir sistemimizin faaliyeti o kadar fazlaydi ki,"diansefal" altinci his ortaya çikarmiyor.Ancak belli sayidaki kisilerde kendisini gösterebiliyor.Gelecekten haber alabilmek için yetenekler ise daha ender ortaya çikiyor.Bu görüs dogruya,Atatürk ,Cayce,Messin gibi duyarli kisilerde beynin bu bölümünü daha faal oldugu düsünülebilir. Beynin bu bölümünün altinci his ile irtibati tama olarak nedir? Atatürk'ün yasaminda "gelecegi görme" gücünün kanitlari bulunmaktadir.En basit örnek Kurtulus Savasi'nda görülmüstür zaten. Örnegin Muhiddin Arabi'nin gelecekle ilgili yazdigi kitabinda,büyük ihtimalle Atatürk'ü kastettigi anlasilmaktadir: 
"Devleti Aliyye yikilacak.Batidan uzun boylu,mavi gözlü bir adam gelecek. 
Baktigi zaman karsisindaki insani eritecek.Serbest Firka kuracak. 
Adina da Serbest Cumhuriyet denilecek. 
Dünyaya milletini tanitacak ve 15 sene hükümdarlik sürecek"...

 

Horoskopun Özellikleri

Atatürk'ün Bati haritasinda yedi önemli gezegen ; Günes, Merkür, Plüto, Neptün, Jüpiter, Venüs ve Satürn Basucunda (Mc) toplanmistir. Boga gibi degismez grup burçta toplanan gezegenler kozmosta çok ender rastlanan olaylara neden olurlar. 5 Mayis 2000 tarihinde Boga burcunda toplanacak gezegenler için çesitli senaryolar üretilirken, 1881 yilindaki kozmos olayinda dünyaya nasil büyük bir adam armagan ettigi gözden kaçirilmamalidir. Böyle bir mistik olayi binlerce yil içinde çok ender zamanlarda görebiliriz. Atatürk'ün dogum haritasi yeryüzüne gelmis dünya çapindaki insanlar ile astrolojik kistaslar altinda karsilastirildiginda, benzersiz oldugunu ispatlamaktadir.

Hint sistemine göre Atatürk'ün horoskopu çok güçlü, olaganüstü ve özel bir haritadir. Her seyden önce Rasi ve Navamsa'da Yükselen burç Aslan'a rastlamistir. Iki haritada Yükselen ayni evde olmasi büyük basari ve yükselis isaretidir. Bunun yaninda dogum haritasinin en ugurlu ve bereketli evleri olan 5 ve 9.cu evlere önemli gezegenler yerlesmistir. 
Hint sisteminde en önemli gezegen olan Ay, "Parlak Ay" evresindedir ve 5.ci eve yerlesmistir. Haritada çok etkin ve gizemli Yogalar bulunmaktadir. Bunlar içinde gözümüzü kamastiran Yoga, Jüpiter ile Ay arasindaki olusan "Gajakesari yoga" olmaktadir.
Atatürk'ün Dogum haritasinin önemli bir özelligi de karmasinin olaganüstü güzelligi ve yapisindaki gelecegi görme (kahinlik) yetenegidir.Atatürk'ün Dogum Haritasinda Söhret, Anne ve Babanin Hayatlari, Karakter ve Kisilik, Meslek ve kariyer, Evlilik, Çocuk, Yasam Periyotlari (Nakshatra) , Yasam sonu hakkinda yapilan analizleri ve yorumlari incelemek isteyenler ; Yücel Sügen'in "Mistik Hint Astrolojisi" adli kitabina basvurabilirler...

 

BULGAR iVAN MANELOF'A SÖYLEDiGi KEHANETLER…

Mustafa Kemal basindan beri Türk Milleti'nin yasadigi zor kosullardan siyirip çikaracagini biliyordu.1906'da Bulgar ivan Manelof ile Selanik'de yaptigi konusmalardir: 
"Bir gün gelecek,ben,hayal olarak kabul ettiginiz bu inkilaplari basaracagim.Mensup oldugum Türk Milleti bana inanacaktir. Düsündüklerim demogoji mahsülü degildir.Bu millet gerçegi görünce arkasindan yürür.Saltanat ortadan kalkacaktir.Devlet mütecanis(tek çesit) bir unsura dayanamayacaktir.Din ve devlet isleri birbirinden ayrilacaktir.Bati medeniyetine dönecegiz.Bati medeniyetine girmemize engel olan yaziyi atarak,Latin kökünden alfabe seçilecektir.Kadin ve erkek arasindaki farklar kalkacaktir.Emin olunuz ki hepsi bir bir olacaktir…" 
Atatürk bu konusmayi yaptigi sirada Abdülhamit ülkenin tek hakimiydi.Ve padisahlik kuvvetli ve kutsal bir kurumdu...

 

GÖZLE GÖRÜLMEYEN YERi BiLMESi…. 
Sakarya Savasi'ndan sonra bir subay cepheden alinan bilgileri Baskomutan Maresal Gazi Mustafa Kemal'e okuyordu.Kagittaki notta cephe komutanlarindan biri ,Seyit Gazi'nin kuzey-dogu tarafinda bir düsman firkasinin göründügünden bahsediyordu… Bunun üzerinde Mustafa Kemal kaslarini çatarak: 
" Hayir!..Orada düsman yoktur..iyi baksinlar.." 
Subay ögle yemeginde geri geldi.Biraz da sikilarak: - 
"Haber aldim komutanim.Bahsedilen yerde düsman yoktur..."

 

RADYO VE SiNEMA HAKKiNDAKi GÖRÜSÜ 
Atatürk'ün radyo ve sinema hakkindaki sözleri onun "ileri görüslü"lügünü bir kez daha kanitliyor. - 
"Sinema,gelecekteki dünyanin bir dönüm noktasidir.Simdi bize basit bir eglence gibi gelen eglence olan radyo ve sinema bir çeyrek asra kalmadan yeryüzünün çehresini degistirecektir.Japonya'daki kadin,Amerika'daki zenci,Eskimo'nun ne dedigini anlayacaktir.Tek ve birlesik bir dünyayi hazirlamak bakimindan sinema ve radyonun kesfi yaninda tarihte devirler açan matbaa,barut,Amerika'nin kesfi gibi olaylar oyuncak nispetinde kalacaktir." 
Bu sözler radyonun emekleme,sinemada ise yeni yeni çalismalar yapildigi bir dönemde ifade edilmistir. Bir diger önemli nokta ise "Tek ve Birlesik Dünya " düzeninden bahsetmesidir.Bana kalirsa herkesin internet'i tanimasi bu olayi kavramasi için bile yeterlidir...

 

UÇAKLARLA iLGiLi KEHANETi 
Atatürk uçaklarin henüz daha birakin savaslarda kullanilmasini normal günlerde bile kullanilmadigini ve birçok kimse için ölüm kutusundan baska bir sey olmayan günlerde ,Fransa'da Abidin Daver'e söyledigi uçaklarla ilgili söyle demistir: 
"Teyyareler gün gelecek savaslarda önemli roller oynayacaktir." 
1908 yilinda söylenen bu söz ,Abidin Daver'in hiç aklina yatmadigini itiraf etmistir.Çünkü o yillarda uçagi savasta kullanilmasi akillarda dahi yok gibi bir seydi...

 

15 YIL HÜKÜM SÜRECEKSIN...

Atatürk hakkinda yapilmis birçok kehanet vardir. Bunlarin en ilginci onun el falina bakan bedevinin söyledikleridir. Mustafa Kemal arkadaslari ile Bingazi'ye, Trablusgarp savasina katilmaya gidiyordu. Yolda bir Bedevi'ye rastladilar. Bedevi el falina çok iyi baktigini ve genç subaylara da isterlerse bakabilecegini söyledi. Hepsi ellerini açarak bedevinin söylediklerini dinlemeye basladi. Sira Mustafa Kemal'e gelince, o önce baktirmak istemedi ama arkadaslarinin israri karsisinda, sonunda o da elini bedevi'ye açti. Bedevi ele bakar bakmaz yerinden siçradi ve heyecan içinde ; "Sen padisah olacaksin," dedi ve ilave etti "15 yil hüküm süreceksin."
Genç subaylar gülüstüler ve yollarina devam ettiler. Aradan yillar geçti, Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaskani oldu. Cumhuriyetin 14. yilinda hastalandi. Karacigeri kötüye gittiginde çevresindekiler ona "Artik içme, Pasam" dediler. Atatürk onlara bir zamanlar yolda rastladiklari falci bedevi'yi hatirlatti ve gülerek, "Arap vaktiyle söylemisti. Bizim padisahlik nasil olsa 15 yil
sürecek...Hesapça bu son senemizdir..." Yil 1938 'di...

 

ATATÜRK'ÜN 1907'DE ÇIZDIGI T.C. HARITASI :
Atatürk, Kurtulus savasindan çok önce, ittihatçilarin Trakya'da 1907'de yaptiklari bir toplanti sirasinda, bir Türkiye haritasi çizmisti. Orada bulunanlarin anlattiklarina göre, o günkü Osmanli devleti sinirlariyla hiçbir ilgisi olmayan ve o zaman hiçbir anlam veremedikleri bu harita, gelecekte, yine Atatürk'ün kuracagi Türkiye Cumhuriyeti'nin haritasi olacakti. Haritada bugünkü sinirlarimiza uymayan tek bir fark vardi ;Atatürk, bizden ayrilmasina gönlünün bir türlü razi olmadigi Kerkük'ü de Türkiye topraklarina katmisti...

 

DENEME UÇUSU : (ÇOK MANİDAR)
Uçaklarin ilk deneme ve gelisme dönemleriydi. Fransa'da yapilan bir uçak gösterisine katilan, birçok ulusun temsilcileri arasinda, Osmanli atesesi olarak Mustafa Kemal'de katilmisti. Gösteriyi izleyenler, sirasiyla uçaga bindirilerek gezdiriliyorlardi. Sira Mustafa Kemal'e geldiginde, gösteride bulunan ve genç atesenin komutani olan sahis, birden bir rahatsizlik duyarak Mustafa Kemal'in uçaga binmesine engel oldu. Öteki temsilcilerle havalanan uçak kisa bir süre sonra düstü ve içindekilerden sag kurtulan olmadi...

 

ATATÜRK VE "9" VE "19" Rakkamlari :

Atatürk'ün hayatinda "9" rakkaminin kendine özgü önemli bir yeri
olmustur.Örnegin Atatürk'ün dogum yili olan 1881 rakkami, "9"
rakkami ile birçok ilskiler göstermektedir.
1+8=9
8+1=9
18=2x9
81=9x9
18+81=99
19x99=1881
Atatürk'ün harb okuluna girdigi tarih : 1899
Vatani kurtarmak için Samsun'a ayak basti : 19/05/1919
Bandirma vapurunda yolcu sayisi 19 'dur.
Ittihat ve Terakki'nin yillik toplantisina Trablusgarp delegesi olarak katildi : 22/09/1909
Sivas kongresinde Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti Heyeti Temsiliyesini kurdu : 04/09/1919
Erzurum Mebus adayligini kabul etti : 19/10/1919
TBMM tarafindan kendisine gazi ünvani verildi ve Maresallige terfi ettirildi : 19/09/1921
Atatürk 19.yüzyilda 19 yil yasamistir.
Atatürk 19.yüzyilin bitmesine 19 yil kala dogmustur.
Atatürk'ün ilk askeri görevi, 19.Kolordu Komutanligidir.
Mustafa Kemal Atatürk : 19 harften olusmaktadir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün nüfus cüzdaninin numarasi da 993814-B idi.
Bu sayi dizisindeki 938 rakkami öldügü yili hatirlatmakta geriye kalan 9 ve 14 rakkami da ölüm saatinin yakin bir benzeridir.
"Ne mutlu Türküm diyene" =19
"Istikbal göklerdedir" =19

Ismini farkli farkli adlarla andigimiz Sonsuzlugun Sonsuz Gücü, Bütünün Gücü....

 

ATATÜRK'ÜN ÖNSEZILERI :

Bunlar bir gün olacaktir... Görürsünüz, isitirsiniz...
Prof. Dr. Afet Inan "Atatürk hakkinda hatira ve belgeler" adli kitabinda ilginç bir hatirasini naklediyor.
Atatürk 09 ocak 1936 Persembe günü, dil ve tarih cografya fakültesi'nin açilis dersinde okumasi için Afet Inan'a :
"Tarih belgelerinin ilerideki kesifleri buna dayanacaktir. Her tarihi kisinin söyledigi sözler toplanabilecek ve böylece biz onlari kendi seslerinden ve sözlerinden dinleyebilecegiz." diyerek yaziyi verir.
Buna karsilik Afet Inan :
"Bu çok uzak bir gelecekte belki olabilecek kesfin benim ifadem olarak verilmesine cesaret edemiyecegimi" kendisine söyledigim zaman cani sikildi ve söyle dedi :
"Bunlar bir gün olacaktir...Görürsünüz, isitirsiniz..."

30 yil sonra :

Atatürk tarafindan bu yazinin verilmesinden 30 yil sonra yine ayni ay ve günlere tesadüf eden, 01 Ocak 1966' da söyle bir haber yayimlandi :
"Venedik'in Saint Georges Adasi'ndaki Benedictis Manastiri Labratuvarlari'nda, manastir rahiplerinden Pellegrio' nun yönetiminde, seslerin ayirimi esasina dayanan çok dikkate deger arastirmalar yapilmaktadir. Italya Içisleri Bakanligi, 1962 'de baslayan bu çalismalari kontrol etmektedir. Fakat elde edilen sonuçlar halen açiklanmamistir. Saint Georges Adasi'ndaki bilim kurulunun geçmise ait sesleri toplayacak, elektronik araçlar üretmeye çalismaktadirlar. Bilim adamlari özellikle Demosten, Pitagor ve Jul Sezar'in söylevlerinden kendi sesleri ile parçalar elde etmeye ugrasmaktadirlar."
Haberin sonunda ise daha açiklayici bilgilerin su anda verilemeyeceginden bahsediliyordu...

 

ESRARENGiZ HiNTLi MiHRACE 'NiN SIRRI HALA ÇÖZÜLEMEDi… 

Bilindigi gibi Hint halki,Kurtulus Savasi'nda,Atatürk'ü ve Türk halkini yalniz birakmamis ve maddi-manevi olarak ,Türk halkinin yaninda yer almislardi. Kurtulus Savasi'ndan yillar sonra ,1929 yilinda,Bir Hintli Mihrace,Atatürk'ü Pera Palas'taki(ayrintili bilgi için medya yorumlarina bakabilirsiniz) 101 no'lu odasinda ziyaret etmeye gelmisti… 
Ne amaçla ziyaret ettigi bilinmemesiyle birlikte bir baska nokta da,Mihrace'nin kim oldugudur.Mihrace'nin ,Atatürk'e sundugu hediyenin kendisinde de bir sir gizliydi… Bu hediye altin sirmali Hint isi bir ipek seccadeydi. 
Seccadenin üzerindeki desende,bir samdanin asili oldugu bir düz kemeri;her iki yaninda birer güvercini bulunan,bes kubbeli bir diger kemerin çevrildigi görülüyordu.Bordür motifi,fillerden olusuyordu. Desenin en ilginç unsuru ise,her iki kemerin arasindaki,dal kivrimi ve gül motifleriyle süslü boslukta yer alan romen rakamli bir saat kadraniydi: Bu saat 09.08'i gösteriyordu. Seccade halen Perapalas'da bulunmaktadir...

Yorumlar

Sn BARIŞ Bu ne harika bir paylaşım...ellerinize sağlık:)Mustafa Kemal Atatürk"ün ne denli büyük ve önemli bir insan olduğu her alanda çıkıyor karşımıza!Ata"nın türklerin kökenini araştırıken  Mu kıtası hakkında yaptığı çalışmaları bulup okumayı çok isterdim:)ama bu bilgilerin anıtkabirdeki kütüphanede kendi el yazısıyla muhafaza edildiğini ve ulaşmanında imkansız olduğunu öğrenmiştim...tabi benim bu dediğim yıllar önceydi...belki ortaya çıkarılıp hakkında bir eser yayınlanmış olabilir...bilgisi olan varsa lütfen paylaşsın...bu forumda paylaşabileceğimiz önemli ve heyecanlı bir konu olacaktır...gerçekten teşekkürler ve elinize sağlık:)))saygılar:)

Bir de Seccadede 10 tane kasımpatı çiçeği vardır..
Teşekkürler Barış.Tarihi yaşarken yazan tek adamdır(Nutuk).Ve tarih büyük insanları mutlaka ödüllendirir.Bugün bu insanın zeka ve tatktikleri ve ona inanan ve bize bu vatanı armağan eden tüm şehit düşmüş insanlara sonsuz teşekkürler.

 

 

 

Sevgili Atatürk' ü burada bir kez daha saygı ve sevgi ile ve rahmetle anıyoruz,kendisine hiç bir zaman asla ödeyemeyeceğimiz bir borcumuz var..Hele kar üstünde yatan bir fotoğrafı var ki,http://img140.imageshack.us/img140/7105/22ata.jpg bir büyük devlet adamının vatanı ve insanlarını kurtarmak adına karların üstünde yirmi dakikalık bir uyku ile yetinmesi vatanı ve halkını ne kadar çok sevdiğinin en açık örneklerinden biridir..Tekrar tekrar sevgi ve saygı ile anıyor ve allahtan rahmet diliyoruz..

Teşekkürler barış,güzel ve anlamlı bir konu...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Saint Georges Adasi'ndaki bilim kurulunun geçmise ait sesleri toplayacak, elektronik araçlar üretmeye çalismaktadirlar. Bilim adamlari özellikle Demosten, Pitagor ve Jul Sezar'in söylevlerinden kendi sesleri ile parçalar elde etmeye ugrasmaktadirlar.

Buna kesinlikle inanıyorum, Seslerin uzayda kaybolmadığına dair bende böyle bir teknolojinin geliştirilmekte olduğunu biliyorum,geçmişte yaşamış olan önemli insanların seslerinin bulunması yani toplanması ile ilgili çalışmalar var..

sayın muzaffer beyin de söylediği gibi büyük önder basögretmenimiz mustafa kemal atatürk' e olan borcumuzu asla ödeyemeyiz.(mekanı cennet ruhu sad olsun) ayrıca atatürk ve kehanetleri ile ilgili, bizleri bilgilendirdiği içinde sayın, barisaslier beyede cok teşekkür ediyorum.saygılar..